Ecdadımıza her fırsatta hücum edenler, "Üzümünü ye, bağını sorma!" atasözünün yanlış olduğunu söylüyorlar. Ceddimiz yanlış konuşur mu? Atasözleri bir tecrübenin mahsulü değil midir?
Üzümünü ye, bağını sorma
CEVAP
Genel olarak atasözlerinin hepsi doğrudur. Son asırda atasözü diye bazı sözler ilave edilmiş olabilir. Bunlar ceddimize leke sürülmesine sebep olmaz. "Üzümünü ye, bağını sorma" atasözü çok güzeldir, dinimize uygundur. Bir sözün doğru olup olmadığı dinimize göre ölçülür. Üzümünü ye, bağını sorma demek, üstüne vazife olmayan şeylere karışma, her şeye burnunu sokma demektir. Açıklamalı atasözleri kitabında ise (Mühim olan, bir nimetin gelmesidir. Nereden geldiğini bilmek lüzumsuzdur) şeklinde açıklanmıştır.
Bu söz, ecdat düşmanlarının iddia ettiği gibi, (Üzümün haram olup olmadığını sorma) demek değildir. Âyet-i kerimeleri ve hadis-i şerifleri de maksadına aykırı olarak açıklamak asla caiz değildir. Mesela, Kur'an-ı kerimin çeşitli yerlerinde (Allah dilediğini hidayete kavuşturur, dilediğini dalalette bırakır) buyuruluyor. (Amentü)deki iman esaslarından biri de (Hayrın ve şerrin Allah’tan geldiğine inanmak)tır. İnanmayan bir kimse, (Hidayet Allah’tan olduğuna göre, dalalet üzere kalmamda benim suçum yoktur) diyemez. Yani âyet-i kerimeyi kendi anladığı gibi açıklayamaz. (Mektubat-ı Rabbani)deki hadis-i şerifte buyuruldu ki:
(Kur'an-ı kerimden kendi aklı ile, kendi düşüncesi ve bilgisi ile mana çıkaran kâfir olur.) [C.1, m.234]
Hadis-i şeriflere de yanlış mana vermek, tehlikelidir. Her işi ehline bırakmalıdır! Hadis-i şerifte buyuruldu ki:
(Kovuculuk eden [söz taşıyan] Cennete girmez.) [Buhari]
Bu hadis-i şerife bakarak her söz taşıyanın muhakkak Cennete giremeyeceği söylenemez. Bu hadis-i şerifi âlimler şöyle açıklıyor:
Kovucu, söz taşıma günahını çekmedikçe Cennete giremez. Kovucunun sevapları günahlarından ağır gelirse, şefaate kavuşursa, şehit olursa, affa uğrarsa, bunun gibi sebeplerle kovucu Cehennemi görmeden Cennete girer.
Ecdadımızın güzel atasözlerini ters şekilde yorumlamakla, onlara dil uzatmakla bir yere varılamaz. Meşhur olmak için illa ecdadı mı kötülemek veya zemzem kuyusunu mu kirletmek gerekir?
Genel olarak atasözlerinin hepsi doğrudur. Son asırda atasözü diye bazı sözler ilave edilmiş olabilir. Bunlar ceddimize leke sürülmesine sebep olmaz. "Üzümünü ye, bağını sorma" atasözü çok güzeldir, dinimize uygundur. Bir sözün doğru olup olmadığı dinimize göre ölçülür. Üzümünü ye, bağını sorma demek, üstüne vazife olmayan şeylere karışma, her şeye burnunu sokma demektir. Açıklamalı atasözleri kitabında ise (Mühim olan, bir nimetin gelmesidir. Nereden geldiğini bilmek lüzumsuzdur) şeklinde açıklanmıştır.
Bu söz, ecdat düşmanlarının iddia ettiği gibi, (Üzümün haram olup olmadığını sorma) demek değildir. Âyet-i kerimeleri ve hadis-i şerifleri de maksadına aykırı olarak açıklamak asla caiz değildir. Mesela, Kur'an-ı kerimin çeşitli yerlerinde (Allah dilediğini hidayete kavuşturur, dilediğini dalalette bırakır) buyuruluyor. (Amentü)deki iman esaslarından biri de (Hayrın ve şerrin Allah’tan geldiğine inanmak)tır. İnanmayan bir kimse, (Hidayet Allah’tan olduğuna göre, dalalet üzere kalmamda benim suçum yoktur) diyemez. Yani âyet-i kerimeyi kendi anladığı gibi açıklayamaz. (Mektubat-ı Rabbani)deki hadis-i şerifte buyuruldu ki:
(Kur'an-ı kerimden kendi aklı ile, kendi düşüncesi ve bilgisi ile mana çıkaran kâfir olur.) [C.1, m.234]
Hadis-i şeriflere de yanlış mana vermek, tehlikelidir. Her işi ehline bırakmalıdır! Hadis-i şerifte buyuruldu ki:
(Kovuculuk eden [söz taşıyan] Cennete girmez.) [Buhari]
Bu hadis-i şerife bakarak her söz taşıyanın muhakkak Cennete giremeyeceği söylenemez. Bu hadis-i şerifi âlimler şöyle açıklıyor:
Kovucu, söz taşıma günahını çekmedikçe Cennete giremez. Kovucunun sevapları günahlarından ağır gelirse, şefaate kavuşursa, şehit olursa, affa uğrarsa, bunun gibi sebeplerle kovucu Cehennemi görmeden Cennete girer.
Ecdadımızın güzel atasözlerini ters şekilde yorumlamakla, onlara dil uzatmakla bir yere varılamaz. Meşhur olmak için illa ecdadı mı kötülemek veya zemzem kuyusunu mu kirletmek gerekir?