Bazen Vehhabiliği, bazen Şiîliği savunan mutezile kafalı bir yazar, (Nisa sûresinin 79 âyetinde, şerri insanların yarattığı bildirildi) diyor. Her şeyi Allah yaratmadı mı?
Şerri de Allah yaratır
CEVAP
Elbette her şeyi yaratan Allah’tır. İki âyet-i kerime meali şöyledir:
(Her şeyin yaratıcısı Allah’tır.) [Zümer 62, Mümin 62]
(Rabbin, dilediğini seçip yaratır. Onların seçme hakkı yoktur.)[Kasas
68]
Sapık yazarın bildirdiği âyet-i kerimenin meali şöyledir:
(Sana gelen her iyilik, Allah’tan [bir ihsanı olarak] gelmekte,
her kötülük de [günahlarına karşılık olarak] kendinden
gelmektedir.) [Nisa 79]
Bu âyette, günahlarımız yüzünden kötülük geldiği bildiriliyor. Kötülüğü yaratan
yine Allahü teâlâdır. Bundan önceki âyette, şerri de Allah’ın yarattığı
bildiriliyor. O âyet-i kerimenin meali:
(Kendilerine bir iyilik dokununca, “Bu Allah’tan” derler, başlarına bir
kötülük gelince de “Bu senin yüzünden” derler. “Küllün min indillah [Hepsi
Allah’tandır]” de! Bunlara ne oluyor ki bir türlü laf anlamıyorlar.) [Nisa
78]
(Hepsini yaratan Allah’tır) dendiği hâlde, bu mutezile kafalılar, bir türlü laf
anlamıyorlar.
Peygamber efendimizin ise bu konuda sayısız hadis-i şerifi vardır. Bir tanesi
şu mealdedir:
(Kaderin, hayrın ve şerrin Allah’tan olduğuna inanmayan, mümin değildir.) [Tirmizi]
Meşhur Amentü hadisinde, imanın altı şartından biri şöyle
bildiriliyor:
(Hayrın ve şerrin Allah’tan olduğuna inanmaktır.) [Buhari, Müslim,
Nesai]
Muhammed bin Abdülkerim Şihristani hazretleri buyuruyor ki: Mutezile
kafalılar, (İnsan, ihtiyarî yani istekli hareketlerini kendi yaratır.
Allahü teâlânın şerri yarattığını söylemek doğru olmaz, çünkü şer zulmünü
yaratan, zâlim olur. Allah'a zâlim denmez) diyor. Bunların bu sözleri
yanlıştır. İş sahibi, işi yaratan değil, bu işi yapandır. İnsan mahlûk olduğu
gibi, yaptığı hayrı, şerri de mahlûktur. Saffat sûresinin 96. âyetinde
mealen, (Sizi de, yaptığınız işleri de yaratan Allah’tır)buyuruldu.
Ehl-i sünnet âlimlerinden İmam-ı Beydavi hazretleri, bu âyetin
tefsirinde, (Yaptığınız şeyler, insanın fiiliyle, hareketiyle olduğu
için, insanın işi olur, fakat hareket kuvvetini veren, iş için lazım olan
şeyleri yaratan, Allahü teâlâdır) demektedir. (Milel ve Nihal)
Ebu İshak Efendi hazretleri buyuruyor ki:
Allahü teâlâ, iyilik yapana karşılığını verecektir. Kimsenin iyiliği karşılıksız
kalmayacaktır. Küfürden başka kötülüklerin birçoğunu da affeder. Küfrü
dilemesine gelince, Hak teâlâ âlimdir. İlerde olacak her şeyi bilir. Hâkimdir,
her şeyin en iyisini yapar. Dilediği kulunu rahmetine kavuşturur ve hidayet
ihsan eder. Hiçbir şeyi yapmaya mecbur değildir. Nitekim Kur’an-ı kerimde Fatır
suresi, 8. âyet-i kerimesinde mealen, (Dilediğini sapık yolda bırakır,
dilediğini de hidayete kavuşturur) buyuruldu. Yani, iyiliği ve
kötülüğü, kulların irade etmesi, dilemesiyle yaratır. Kulun iradesi, yaratmaya
sebeptir, vasıtadır. Müminler irade-i cüziyyeleriyle imanı ve itaati dileyince,
Allahü teâlâ da diler ve yaratır. Kâfir küfrü, fâsık ise günahı işlemek
isterse, O da, irade ederse, yaratır.
Yalnız kulun dilemesiyle bir şey var olmaz. Hak teâlâ da dileyince var olur.
Allahü teâlâ, şerleri, kötülükleri de diler ve yaratır, fakat bunları sevmez,
razı olmaz. Hayırları, iyilikleri ise hem diler, hem de razı olur, beğenir ve
yaratır. Allahü teâlâ dilemedikçe, bir sinek, kanadını kımıldatamaz. İnsanların
yaptıkları bütün iyilikler ve kötülükler, hep Onun dilemesiyle oluyor. Kullar
bir şey yapmak irade edince, O irade etmezse o iş olmaz. O da dilerse, olur.
Var olmasını dilemediği şey, var olmaz. Var olur demek, hâşâ âcizlik, gücü
yetmemek olur. Allahü teâlânın her şeye gücü yeter. (Eshab-ı kiram
kitabı)
Birkaç hadis-i şerif meali de şöyledir:
(Allahü teâlâ, hayır murat ettiğinin maişetini kolaylıkla verir. Şer murat
ettiğinin ise, maişetini zorlukla karşılaştırır.) [Beyheki]
(Allahü teâlâ buyurdu ki: Kadere, hayrın ve şerrin benim takdirimle olduğuna
inanmayan, benden başka Rab arasın.)[Şirazi]
(Allahü teâlâ buyurur: “Ben âlemlerin rabbiyim, hayrı da, şerri de ancak ben
tayin ederim. Hakkında şer yazdığıma yazıklar olsun, hakkında hayır yazdığıma
ise ne mutlu!) [İ. Neccar]
Allahü teâlâ, kullarının iyilik mi kötülük mü işleyeceklerini, elbette bilir,
bildiğini yazıyor. Yoksa yazdığı için kul öyle yapmak zorunda kalmıyor. Cebriye
zorla Allah yaptırır der, Mutezile ise, kaderi inkâr eder.