Sevap ve azap niçindir?
01/01/2023 Pazar Köşe yazarı O.Ü
Sual: İnsanın elinde bir şey
yoksa, niçin sevap, azap oluyor ve niçin dinler gönderiliyor?
Cevap: Allahü
teâlâ, insanların yaptığı işleri iki kısma ayırdı. Bir kısmını beğendiğini,
bunları yapanlardan razı olduğunu, her iş karşılığında, bunlara nimetler,
rahatlıklar, iyilikler vereceğini vadetti. Vadettiği iyiliklerin ölçü birimine,
Ecir ve Sevap denir. Dünyada yapılan her iyiliğe karşılık olarak, ahirette
çeşitli miktarlarda nimetler verilecektir. Nimetlerin verileceği yere ise,
Cennet denir.
Allahü teâlâ insanların yaptığı işlerden bir kısmını
beğenmediğini, bunları yapanlardan razı olmadığını, fakat pişman olup tövbe
edenleri veya şefaate kavuşanları af edeceğini, af edilmeyenlerin kötü işlerine
kıyamette, çok acı karşılıklar vereceğini, bildirdi ki buna Azap denir.
Azapların şiddetlerini, çokluğunu bildiren ölçü birimine, Günah denir. Allahü teâlânın
beğendiği şeylere Hayrat, Hasenat, yani iyi şeyler denir. Beğenmediklerine
Seyyiat, kötü şeyler denir. Allahü teâlâ, hangi işlerin Hasenat olduklarını,
hangi işlerin de Seyyiat olduklarını bildirdi. Hasenat yapanlara sevap
vereceğini vadetti. Allahü teâlâ, vadinde sadıktır, sözünden hiç dönmez. O
hâlde, Kıyamet günü, nimet ve azap olarak, başka yerden bir şey getirilmeyecek,
dünyada yapılanların karşılıklarına kavuşulacaktır.
Azap, kötü iş yaptığından dolayı, biri sana kızıp, intikam almak
için, canını yakması değildir. Sevap da, işini beğendiği için, mükâfat
değildir. O gün, Allahü teâlâdan başka, intikam alacak kimse yoktur. İnsanın
kanı, safrası bozulduğu veya başka zararlı şeyler vücutta çoğaldığı zaman,
bedendeki değişikliğe, hastalık dediğimiz gibi ve ilaç tesir ettiği zaman hasıl
olan hâle sıhhat dediğimiz gibi, insanda şehvet ve asabiyyet artınca, cana bir
ateş düşer. İşte insanın felaketinin sebebi, bu ateştir. Bunun için, hadis-i
şerifte;
(Gadab,
yani asabiyyet, Cehennem ateşinden bir parçadır) buyuruldu.
Akıl ışığı kuvvetlenip, şehvet ve asabiyyet ateşini söndürdüğü gibi, iman nuru
da, Cehennem ateşini söndürür. Nitekim, Cehennem, müminlere;
“Ey mümin! Çabuk geç ki, nurun ateşimi söndürüyor” diyecektir. Bu söz, ses ile olmayacak, suyun yangını söndürdüğü gibi, Cehennem de, müminin nuruna dayanamayıp sönecektir.