Kıyametin kopma zamanı
01/04/2019 Pazartesi Köşe yazarı O.U
Camiler çok, cemaat az olacak. Binalar yüksek, elbiseler
ince, kadınlar emir olacak."
Sual: Kıyamet kopacağı zaman yeryüzünde imanlı kimse
kalmayacak deniyor, doğru mudur bu?
Cevap: İmâm-ı Rabbânî hazretleri Mektûbât
kitabında buyuruyor ki:
“İslâm dini, garip olmaya, zayıflamaya başladı. Müslümanlar,
kimsesiz kaldı. Bundan sonra da, daha garip olur gider. O dereceye gelir ki,
yeryüzünde Allah diyen kimse kalmaz. Hadîs-i şerifte; (İslâmiyet garip,
kimsesiz olarak başladı. Son zamanlarda, başladığı gibi, garip olarak geri
döner. Garip olan Müslümanlara müjdeler olsun!) buyuruldu. Kıyamet,
dünyadaki iyi insanlar kalmayıp, her yeri kötülük kapladığı zaman kopar,
buyuruldu.”
Peygamber efendimiz buyurdu ki:
(Bir zaman gelecek ki, ümmetimde Müslümanlığın yalnız adı
kalacak. Mümin olanlar, yalnız birkaç İslâm âdetini yapacak. İmanları
kalmayacak. Kur’ân-ı kerim yalnız, okunacak. Emirlerinden, yasaklarından
haberleri bile olmayacak. Düşünceleri yalnız yiyip içmek olacak. Allahü teâlâyı
unutacaklar. Yalnız paraya tapınacaklar. Kadınlara köle olacaklar. Az kazanmak
ile kanaat etmeyecekler. Çok kazanınca doymayacaklar.)
Abdülvehhâb-ı Şa'rânî rahmetullahi aleyh, Tezkire-i Kurtubî
muhtasarında diyor ki:
“İbni Mâcenin bildirdiği hadîs-i şerifte; (Bir zaman
gelecek. Elbisenin rengi, ziyneti solduğu gibi, yeryüzünde İslâmiyet de solup
kalkacak. Öyle olacak ki, namaz, oruç, hac, sadaka unutulacak. Kur’ân-ı
kerimden yeryüzünde bir âyet kalmayacak) buyuruldu. İmâm-ı Kurtubî
buyuruyor ki:
“İslâmın unutulması, İsa aleyhisselâm gökten inip, öldükten
sonra olacaktır. Daha önce, Müslümanlar garip olacak. Kur’ân-ı kerime
uyulmayacak ise de, büsbütün unutulmayacaktır.”
Ma'rifetnâmede deniyor ki:
“Kıyamet alametleri çoktur. Camiler çok, cemaat az olacak.
Binalar yüksek, elbiseler ince, kadınlar emir olacak. Erkekler kadınlaşacak.”
***
Sual: Dinde bidat olanlar, sadece Peygamberimizin
vefatından sonra ortaya çıkanlar mıdır?
Cevap: Bidat demek, Peygamber efendimizin ve
Onun dört halifesinin zamanlarında bulunmayıp, dinde, sonradan meydana
çıkarılan, uydurulan inanışlara, sözlere, işlere ve âdetlere denir. Bunların
hepsini din diye, ibadet diye uydurmak veya dinin ehemmiyet verdiği şeyleri
dinden ayrıdır, din buna karışmaz demek bidattir. Bidatlerin bazıları küfür,
bazıları da büyük günahtır.