Müslüman olmak nimeti...
01/10/2023 Pazar Köşe yazarı S.K
İslam âlimlerinden büyük bir zat,
talebelerine "Efendim, biz çok bahtiyarız" buyurur ve
sebebini şöyle anlatır: 1- Allahü teâlâ, bizi insan olarak yarattı. Başka
bir varlık olarak yaratmadı. 2- Müslüman olarak yarattı. Bütün
peygamberlerin ümmetleri de Müslümandı. 3- Bizi Muhammed aleyhisselâmın
ümmeti olarak yarattı. 4- Bize Ehl-i sünnet itikadını ve Ehl-i sünnet
âlimlerini yani dört hak mezhep âlimlerini; İmam-ı Azam Ebu Hanife, İmam-ı
Şâfii, İmam-ı Malik ve İmam-ı Ahmed bin Hanbel ve onların yolunda giden
âlimleri (rahmetullahi aleyhim) tanımayı nasip etti.”
Bunlar kolay ele geçebilecek şeyler değildir. Allahü teâlânın
bir lütfu ve ihsanıdır. Büyük bir nimettir.
Hiçbir zorlama olmadan, İslam dinini seve seve kabul eden
insanların, İslam dini hakkında söyledikleri güzel, açık, candan sözlerini
okuyunca, insan, Ehl-i sünnet âlimlerini tanıyan ve seven bir Müslüman olduğuna
ne kadar şükrediyor ve dini ile ne kadar iftihar ediyor! Nimetin elde kalmasına
sebep, o nimete şükretmektir. Müslüman olmak nimetinin şükrünü, ancak dinimizi
yaşamakla ve dinimize hizmet etmekle yerine getirebiliriz. Dinimizi yaşamakla,
aynı zamanda dinimize de hizmet etmiş olmaktayız.
(Niçin Müslüman oldunuz?) sualine cevap veren ve yeni Müslüman
olan din kardeşlerimiz, hakiki Müslümanları ve onların hayat tarzını gördükten
sonra, hayran kalıp, İslam’ı araştırmaya başlamışlar ve bunun neticesinde
Müslüman olmaya karar vermişlerdir.
Sevgili Peygamberimizin “sallallahü aleyhi ve sellem”, Eshab-ı
kiramın “radıyallahü teala anhüm ecmain” İslam âlimlerinin ve evliya zatların
“rahmetullahi teala aleyhim ecmain” güzel ve örnek hâllerine hayran kalarak
nice insanlar Müslüman olmuştur.
Salih bir zat, bir Hıristiyan şehrine gider. Orada bir müddet
kalır. Bir süre sonra görüştüğü insanlardan biri dehrî yani ateist, diğerleri
ise Hıristiyan'dır. Bu zata derler ki:
-Biz seni çok sevdik. Sendeki bu güzel ahlakın, bu tatlı dil ve güler yüzün,
dininden kaynaklandığına inanıyoruz. Şimdi bize İslamiyet'i anlat! Müslümanlığı
senin ağzından duymak istiyoruz. Nedir bu Müslümanlık?
O zat onlara İslam’ı güzel bir şekilde anlatır. Hepsi şaşırır, birbirinin
yüzüne bakarlar. O şaşkınlıkla dışarı çıkarlar. Az sonra ateist içeriye girer:
-Siz beni çok şaşırttınız, der.
-Neden şaşırdınız ki?
-Biz Müslümanlığı çok farklı biliyorduk.
Ateist, dışarı çıkar. Biraz sonra, diğer arkadaşlarını da alır
ve tekrar o zatın yanına gelip der ki:
-Herkesin içinde söylüyorum. Ben de artık Müslüman olmak istiyorum...
Sonra, Kelime-i şehadeti (Eşhedü en la ilahe illallah ve eşhedü
enne Muhammeden abdühü ve resulühü) ve manasını inanarak
söyler.