Receb ayına saygının neticesi
02/02/2022 Çarşamba Köşe yazarı O.Ü
“İsa aleyhisselâm
zamanında bir genç, güzel bir kıza tutulmuştu. Ona kavuşmak için
çırpınıyordu. Ve bir gün..."
Sual: Receb ayı, her
ümmet için kıymetli mi idi ve her ümmet bu aya saygı gösterir miydi?
Cevap: Receb ayı, Âdem
aleyhisselamdan beri kıymetli idi. Bu ayda muharebe etmek günah idi. Her ümmet,
bu aya saygı gösterirdi. Receb demek, mürecceb, muazzam, muhterem, kıymetli demektir.
Fârisî Enîsülvâ'ızîn kitabında deniyor ki:
“İsa aleyhisselâm
zamanında bir genç, güzel bir kıza tutulmuştu. Ona kavuşmak için çırpınıyordu.
Nice zaman sonra söz aldı. Bir akşam, odada buluştular. Genç, pek sevinçli idi.
Ansızın, pencereden hilali, yeni ayı gördü. Bu hangi aydır dedi. Kız, Receb
deyince, genç toparlandı, gitmek için hazırlandı. Kız şaşırıp, ne oluyorsun
dedi. Genç, babalarımdan işittim. Receb ayında günah işlenmez. Bu aya saygı
gösterilir deyip, özür diledi ve evine gitti...
Allahü teâlâ, İsa
aleyhisselâma vahiy gönderip, olanları bildirdi. Bu genci ziyaret et! Selamımı
söyle buyurdu... Genç, Receb ayına gösterdiği bir saygı için, büyük bir
Peygamberin kendine gönderildiğine sevinerek iman etti. İyi bir mümin
oldu. Receb ayına gösterdiği bir saygı sebebi ile, iman şerefine kavuştu.”
Hadis-i şerifte
de; (Receb, Allahü teâlânın ayıdır. Receb ayına ikram edene, saygı
gösterene, Allahü teâlâ, dünyada ve ahırette ikram eder) buyuruldu.
Sual: Zamanımızda
kullanılan miladi ve hicri senelerdeki gün sayısı, uzunlukları ve bu
takvimlerin başlangıçları aynı mıdır?
Cevap: Uzunluk
bakımından iki türlü sene vardır ki bunlar; Şemsî ve Kamerî senedir. Şemsî
sene, güneş senesi olup, dünyanın güneş etrafında bir devir yaptığı zamandır
ki, 365 vasatî güneş günüdür. Kamerî sene; ayın, dünyanın etrafında 12 kerre
döndüğü zaman olup, 354 güneş günüdür. Güneş yılı, kamerî yıldan 10 gün daha
uzundur.
Başlangıç zamanına
göre, iki türlü sene kullanılmaktadır. Bunlar; milâdî sene, hicrî sene. Milâdî
sene, İsa aleyhisselamın doğum günü zannedilen zamandan başlar. Hicrî sene,
Peygamber efendimizin Medine'ye hicret ettiği seneden itibaren
başlamaktadır.
Sual: Selam verene
veya aksırıp elhamdülillah diyene hemen, geciktirmeden cevap vermek gerekir mi?
Cevap: Selam verene ve üçe kadar aksırıp da Elhamdülillah diyene hemen cevap vermek farz-ı kifayedir. İşitenlerin cevabı geciktirmesi haramdır. Tövbe etmeleri lazım olur.