İnsanın, günâhlarını unutması gurûrdandır
02/04/2020 Perşembe Köşe yazarı V.T
“Din kardeşlerinden bir cefa görürsen, bil ki bu, yaptığın bir hatâdan
dolayıdır!.."
İbn-i Îsâ hazretleri Osmanlı evliyasındandır. 902'de (m. 1496) Akhisar'da
doğdu. İbrahim Tennûri'nin oğlu Şeyh Kasım Efendi'nin talebesi olan babası
Mecdüddin Îsâ'dan hilâfet alarak Akhisar'daki tekkede onun makamına geçerek
talebe yetiştirdi. 967 (m.1559)’da Akhisar'da vefat etti. Sohbetlerinde buyurdu
ki:
“Günâhlar gizli olarak işlenirse bunun zararı, günâhı işleyenleredir. Lâkin
açıktan işleniyor ve buna da mâni olunmuyorsa, bunun zararı herkesedir.”
“Bir insanın iyiliklerini hatırlayıp, günâhlarını unutması gurûrdandır.
Günâhların ne kadar küçük olduğunu değil, bu günâhı Allahü teâlânın huzûrunda
işlediğini düşünmek lâzımdır.”
“Allahü teâlâ bize, haramlardan, şüphelilerden, hattâ şüphelilere düşmemek
için ihtiyâtlı olup, mübahların çoğundan sakınmayı emrediyor. Biz ise, aşırı
derecede dünyâyı sever, ona bağlanırız. Bu ise günâh olarak bize yeter.”
“Sana Allahü teâlânın emirlerini hatırlatan, nasîhat eden bir kardeşin, sana
altın hediyye edenden daha hayırlıdır... Böyle bir kardeşini bulduğun
zaman (Ey kardeşim! Bende bir kusur var mıdır? Lütfen bana bildir de düzeltmeye
çalışayım) demelidir.”
“Bir insan kendisinin medhi yapıldığı zaman, bu medh ve övmeler kendisine
iyi gelmiyorsa ne âlâ. Ama bunları duyunca seviniyorsa zarardadır.”
“Üç kimsenin hiçbir ibâdeti kabûl olmaz. Müşrik, kâfir ve râî.” “Râî
kimdir?” diye sordular. "Dîn-i İslâmın bildirdiği hükümleri bırakıp kendi
re’yi, görüşü ile amel eden kimsedir” buyurdu.
“Bir kimse Müslümanım dediği zaman Allahü teâlâ onun ameline bakmadan
bırakmaz. Amel ettiği vakit vera’ına (şüphelilerden sakınmasına) bakar.
Vera sahibi olunca da niyetine bakar. Niyeti de hâlis (Allah rızâsı için)
ise, artık diğer kusurlarını Allahü teâlâ düzeltir.”
“Din kardeşlerinden bir cefa görürsen, bil ki bu, yaptığın bir hatâdan
dolayıdır. Derhal Allahü teâlâya dön ve tövbe et. Ayrıca, bir sevgi görecek
olursan, Allahü teâlâya olan tâatından (Allahü teâlânın beğendiği işleri
yapmaktan) hasıl olduğunu bil ve şükr et.”
“Bir kimsenin, sanki o işe memurmuş gibi, durmadan halkın ayıbını sağa sola
aktardığını görürseniz, bu hâliyle azap tuzağına tutulduğunu biliniz.”
“İsâbet edip, doğru konuştuğunda sana bir ecir ve sevap getirmeyen,
hatâ ettiğinde de seni günâha götüren bir sözü söylemekten sakın. Bu söz,
Müslüman kardeşine kötü zanda bulunmandır.”