İbâdetlerde dikkat edilecek hususlar
03/08/2021 Salı Köşe yazarı R.A
İbâdete harâm
karıştırmak ve bundan daha da kötüsü, bizzât ibâdet olarak sunmak, küfre kadar
götürür.
Ramazân ayı, eğlence
ayı değil, ibâdet ve fırsat zamanıdır. Ramazân ayında, çeşitli çalgılı
programlar, konserler düzenlenmesi dîne aykırıdır. En tehlikelisi de, bunların
bir kısmının, "tasavvuf müziği", "semâ gösterisi" vs. adı
altında yapılarak, ibâdet olarak sunulmasıdır. Hâlbuki dînimizde, her çeşit
çalgı harâmdır. İbâdete harâm karıştırmak ve bundan daha da kötüsü, bizzât
ibâdet olarak sunmak, küfre kadar götürür. Sevgili Peygamberimiz bu konuda
şöyle buyuruyor:
“Bir zaman gelecek,
ümmetimden bazıları, mizmarı [çalgıyı] helâl sayacaktır.” [Buharî]
“Şarkıcı kadın ve
çalgı aletleriyle eğlenenleri, Allahü teâlâ, yerin dibine batırır.” [İbn-i Mâce]
“Ben, mizmârları [çalgıları] ve
putları yasaklamak için de gönderildim.” [İmâm Ahmed, Ebû Nuaym]
“Ni’mete kavuşunca
çalgıyla eğlenmek la’netlenmiştir.” [Bezzâr]
Seyyid, allâme İbn-i
Âbidin (rahmetullahi aleyh) de buyuruyor ki:
“Tarîkatçıların
yaptıkları gibi, ölçülü hareketlerle sallanıp oynamaya “raks” denir.
Fıkıh âlimleri, “Raksı helâl sayıp, bilhâssa tefle oynayarak tegannî eden kimse
kâfir olur” demişlerdir. Bezzâziyye kitâbının müellifi, İmâm-ı
Kurtubî’den, “Çalgının ve raksın harâm olduğu husûsunda müctehid
imâmların icmâı vardır” diye nakledip, “Şeyhülislâm Kirmânî’nin, “Raksı
helâl gören kâfir olur” fetvâsını gördüm” demiştir. Raksı helâl
sayanların, fâsık olacağını bildiren âlimler de olmuştur. Bütün bunlar,
kâfirlerin âdetidir. Her çalgı harâmdır. Eğer ansızın kulağına gelirse, mazûr
sayılır. Dinlememek için, bütün gücünü sarf etmek farzdır.” (Hâşiyetü
Reddil-muhtâr)
Çalgı çalmak ve dinlemek harâm olduğu gibi, mevlidi ve ilâhîleri çalgı eşliğinde okumak da harâmdır. Defle veya ney gibi başka çalgı âletiyle zikir çekilmez, İlâhî söylenmez. Defin zilli olup olmaması fark etmez. Çünkü ilâhî ve mevlid okumak ibâdettir. Adına "tasavvuf müziği" de dense, çalgının her çeşidi harâmdır. İbâdet etmeye, Kur’ân okumaya, namaz kılmaya, zikir çekmeye, mevlid okutmaya harâm karıştırmak küfür olur. Çünkü İmâm-ı Gazâlî hazretleri buyuruyor ki: Resûlullah’ın geldiği bir evde, küçük zenci kızlar [câriyeler] def çalıp şarkı söylüyorlardı. Şarkıyı bırakıp, Resûlullah’ı övmeye başladılar. Resûlullah, “Onu bırakın, oyun arasında beni övmeyin! Beni övmek [mevlid, ilâhî okumak] ibâdettir. Eğlence, oyun arasında ibâdet câiz değildir” buyurdu. Bazıları, bu hadîs-i şerîfe istinâden kadınların şarkı söylemesinin ve çalgının câiz olduğunu söylüyorlar. Hâlbuki şarkı söyleyen kızlar câriyeydi. Câriyenin statüsü farklıdır. Sesi de avret değildir. (İhyâu Ulûmid-dîn), (Kimyâ-yı Saâdet)