Bu, ne büyük bir şereftir
04/01/2022 Salı Köşe yazarı A.U
Hazret-i Zeyd'in ismi, Kur’ân-ı
kerîm’de zikredilmiştir.
Bu nîmet, sırf ona
mahsustur.
Başkasına nasip
olmadı.
Bu, ne büyük şereftir.
Zeyd bin Hârise
(radıyallahü anh), hicretin sekizinci yılında Mûte Savaşında şehit oldu!
Kendisi ordu
kumandanıydı.
Bu harpte üç bin
mücâhit vardı.
Rumlarsa yüz bin
kişiydi.
(Üç bin)e karşı, (yüz
bin).
Resûlullah Efendimiz,
bu üç bin mücâhide “Ordu kumandanı, Zeyd'dir. O şehit olursa yerine
Câfer, o da şehit olursa Abdullah bin Revâha kumandan olsun" buyurdular.
Üç kimseyi saydılar.
Üçü de şehit oldu!
Hazret-i Zeyd'in Mûte
savaşında öldürülmesinin intikamını, oğlu Hazret-i Üsâme aldı.
Resûl aleyhisselâm, Hazret-i
Üsâme kumandasında bir ordu tertip etti.
Fakat hastaydılar.
Bu, ölüm hastalığıydı.
Onları uğurlayamadı.
Hazret-i Ebû Bekr
(radıyallahü anh), halîfe seçilip, orduyu Şam üzerine gönderdi.
Hazret-i Zeyd beyaz,
Hazret-i Üsâme ise esmerdi.
Resûl aleyhisselâm, hazret-i Zeyd'in fazîleti hakkında; “Zeyd, bana kavmimin en sevgilisidir" buyurmuşlardır.