Kanaat, tükenmez bir hazinedir...
04/05/2020 Pazartesi Köşe yazarı V.T
"Kim mâlik olduğu şeye kanâat ederse, Allahü teâlâ onu başkasına
muhtaç etmez."
Abdullah Humeydî hazretleri hadis hafızı ve fıkıh âlimidir. Fudayl bin
İyâd, Süfyân bin Uyeyne gibi âlimlerden hadis ve fıkıh tahsil etti.
Kendisinden Buhârî gibi âlimler rivayette bulundular. Humeydî 219'da (m. 834)
Mekke'de vefat etti. Şöyle nakleder:
Ebû Sa’îd Hudrî “radıyallahü anh” şöyle anlatmıştır: Bir gün annem beni
Resûlullahtan “sallallahü aleyhi ve sellem” bazı şeyler istemem için gönderdi.
Huzûruna varıp oturdum. Mübârek yüzünü bana çevirerek “Kim mâlik olduğu şeye
kanâat ederse, Allahü teâlâ onu başkasına muhtaç etmez. Kim çirkin
şeylerden sakınırsa, Allahü teâlâ onu iffetli eyler. Kim mâlik olduğu şey ile
yetinirse, Allahü teâlâ ona kâfidir. Kim bir okıyelik miktârında bir şeye sâhip
olduğu hâlde, başkasından bir şey isterse, devamlı isteyici olur” buyurdu...
Ben kendi kendime falan devemiz bir okıyeden daha iyidir dedim. Hiçbir şey
istemeden Resûlullahın huzûrundan kalkıp gittim...
Ebû Hüreyre “radıyallahü anh” şöyle anlatmıştır: Teyemmüm âyeti nâzil
olmuştu. Nasıl teyemmüm edileceğini bilmiyordum. Öğrenmek için Resûlullahın
“sallallahü aleyhi ve sellem” evine doğru gittim. Evlerine yaklaşınca,
Resûlullah beni gördü. Ne için geldiğimi anladı. Biraz ileri gidip tebevvül
etti. Sonra gelip iki mübârek elini toprağa vurup yüzünü ve iki kolunu meshetti.
Başka bir şey yapmadı. Ben de artık bir şey sormadan geri döndüm.
Yine Ebû Hüreyre “radıyallahü anh” şöyle anlatmıştır: Suheyb “radıyallahü anh” Mekke'den hicret ederken, Kureyş müşriklerinin gençleri bir grup hâlinde onu takîbe başladılar. Suheyb “radıyallahü anh” yanına aldığı okları göstererek, benim iyi ok attığımı bilirsiniz. Bana yaklaşmayınız, dedi. Müşrikler, bize Mekke'de sakladığın yiyeceklerin yerini söyle, seni takipden vazgeçelim, dediler. Bıraktığı yiyeceklerin yerini söyledi. Onlar da takip etmekten vazgeçdiler, dönüp gitdiler. Suheyb “radıyallahü anh” Resûlullahın huzûruna varınca, üç kerre “Alışverişinde kazançlı çıktın” buyurdu. Sonra, meâl-i şerîfi, (İnsanlar arasında, Allahın rızâsını kazanmak için cânını verenler vardır. Allah, kuluna karşı şefkatlidir) olan, Bekara sûresinin 207. âyet-i kerîmesi nâzil oldu.