"Sizler kimlersiniz?"

05/05/2021 Çarşamba Köşe yazarı A.U

Yûsüf aleyhisselâm, Mısır'a sultân olunca, babasını Mısır'a dâvet etti.

O da dört yüz kişiyle çıktı yola.

Derken kâfile uzaktan göründü.

Yûsüf Nebî babasını gördü.

Derhâl atından indi.

Sevinçle koştu babasına.

O da oğluna koşturdu.

Birbirlerine kavuştular.

Sarmaş dolaş oldular.

Melekler;

"Ey Rabbimiz! Hiç kimse diğerini bu kadar sever mi?" diye sordular.

Hak teâlâ hazretleri;

"İzzetim ve celâlim hakkı için, benim ümmet-i Muhammede olan muhabbetim, bundan kat kat fazladır” buyurdu.

Yûsüf Nebî halkı câmiye topladı.

Ve cemâate seslendi ki:

"Ey insanlar, siz kimlersiniz?"

Bir ağızdan dediler ki:

"Biz, senin köleleriniziz!”

Yûsüf Nebî memnun oldu.

Ve babasını gösterip dedi ki:

"Ey insanlar! Şu gördüğünüz zât, benim babamdır. Hepinizi onun hürmetine âzât ettim."

Kıyâmet günü de böyle olur.

Günahkâr müminler mahşerde korkuyla bekleşirken, Efendimiz orayı teşrîf eder.

Rabbimizden nidâ gelir:

"Sizler kimlersiniz?"

Derler ki:

"Biz senin kullarınızız.”

Hak teâlâ buyurur ki:

"Hepinizi, bu ümmî Peygamber hürmetine âzâd ettim.”