''Ben senden sirke istemedim ki!''
05/06/2023 Pazartesi Köşe yazarı A.U
Evliyâ Kasım Paşa bir gün dereye
iner.
Orada abdest
alacaktır.
Hava da çok sıcaktır.
Tam o sırada Nasrânî
bir adam, şarap yüklü katırıyla çıkagelir.
Köprüden geçecektir.
Ancak katır ürker,
yıkılır yükler.
Büyük zât abdesti
yarım bırakır.
Koşup yardım eder
adama.
Yükleri ikisi yükler
hayvana.
Nasrânî çok
duygulanır!
Ve teşekkür edip
ayrılır.
Az sonra, bir dükkânın
önünde durup yükleri içeri taşır.
Lâkin şişeleri gören
dükkân sâhibinin suratı asılır.
Ve kendisine;
“Ben senden sirke
istemedim ki şarap istedim” der.
Gerçekten de şişelerde
(sirke) vardır.
Nasrânî başlar
ağlamaya!
Zîra kalbine tatlı
tatlı bir şeyler başlamıştır akmaya.
Gidip bulur Evliyâ
Paşa'yı.
“Bana İslâmı anlat!” der.
Diz çöküp haykırır
şehâdeti!
Hattâ talebesi olur o
an.
Ve bir daha ayrılmaz
yanından...
● ● ●
Bu zât, sohbetlerinde;
“İyi Müslüman, önce dînini öğrenir, doğru anlar, öğrendiğiyle amel eder, bunları başkalarına da öğretmeye çalışır ve kimseyi incitmez” buyururdu.