Komşu hakları nelerdir?
05/10/2021 Salı Köşe yazarı R.A
“Ey Oğul! Komşunun hâl
ve hâtırını sor. Hasta olunca ziyâretine git. Ona yardım et. Komşuların
hakkı çok mühimdir..."
Peygamber Efendimiz,
bir hadîs-i şerîfinde buyurdu ki: “Komşu, senden yardım isterse, yardım
edersin. Borç isterse, verirsin. Fakîr düşerse, gözetirsin. Hastalanınca,
ziyâret edersin. İyi şeylerini tebrîk eder, felâketlerinde sabır dilersin.
Ölünce, cenâzesine gidersin.” [Harâitî]
Bilindiği üzere,
başımıza bir iş geldiğinde, hasta olduğumuzda bize yardım edecek olan en yakın
kişi, komşumuzdur. Ev komşuları, bazan akrabâdan daha yakın, daha önemli
olurlar. “Komşu, komşunun külüne (ateşine) muhtâçtır” atasözü,
komşuların her zaman birbirlerine muhtaç olduklarını ve komşuluğun mühim
fonksiyonunu ne kadar güzel ifâde etmektedir.
“Huccetü’l-İslâm
İlmihâli” adıyla meşhûr olan kitapta, “Komşuluk” bahsinde
deniliyor ki: “Ey Oğul! Komşunu gördüğün zaman, hâl ve hâtırını sor. Hasta
olunca ziyâretine git. Komşunun evine gidince, izin almadan içeriye girme.
Elinden gelirse, komşunun ihtiyâcına yardım eyle. Komşuların hakkı çok
mühimdir. Zîrâ Peygamberimiz buyurdu ki: “Komşu üç türlüdür: Bir hakkı
olan, iki hakkı olan ve üç hakkı olan komşu. Bir hakkı olan, akrabâ olmayan
gayr-i müslim komşudur. İki hakkı olan komşu, Müslümân olan komşudur ki, onun
hem Müslümânlık, hem de komşuluk hakkı vardır. Üçüncü hakkı olan komşu ise,
akrabâ olan Müslümân komşudur. Bunun hem Müslümânlık, hem akrabâlık, hem de
komşuluk hakkı vardır.” [Ebû Nuaym]
Ödünç veya borç alıp
da vermemek günâhtır. Hadîs-i şerîfte buyuruldu ki:
“Aldığı borcu ödemek
istemeyenlere, Allahü teâlâ, Kıyâmette 'Bu kimsenin hakkını sizde bırakacağımı
mı zannettiniz?' buyurarak, o kimsenin iyi amellerini alıp diğerine verir.
Eğer borcunu vermeyenin iyi ameli yoksa, borç verenin kötü amellerini,
günâhlarını borçluya yükler.” [Taberânî]
Bir kimseye zarar
vermek, kalbini kırmak kötüdür. Fakat komşuya zarar vermek, onu incitmek daha
kötüdür. Hadîs-i şerîfte buyuruldu ki: “Komşusu, zararından emîn
olmayan kimse, Allaha îmân etmiş sayılmaz.” [Bezzâr] [Bu hadîsin
şerhinde, yani bu kimse kâmil mümin değildir açıklaması yapılmıştır.]
Komşu kötü de olsa,
ona elden gelen iyiliği yapmaya çalışmalıdır!
Komşuya emr-i marûf
yapmamak önemli bir kul hakkıdır. Meselâ, alkollü içkilerin, açık gezmenin
harâm olduğunu, güler yüz ve tatlı dil ile komşularına anlatmalı. Komşularının
günâh işlediklerini görüp de, bana ne diyerek evine çekilen,
uygun bir şekilde onlara nasîhat etmeyen ve kendileri ile görüşmeyen, onların
Cehennemden kurtulması için yardım etmeyen mesûl olacaktır. Komşuları böyle bir
kimseyi, Kıyâmette Allahü teâlâya şikâyet edeceklerdir.
Bir hadîs-i şerîfte
buyuruldu ki:
“Nice kimse, Kıyâmette komşusunun yakasına yapışıp 'Ya Rabbî, buna, niçin kapısını bana kapattığını sor. Niçin elindeki nimetlerden bana da vermedi' diyecektir.” [İsfehânî] [Bu mühim konuya, inşâallah öbür hafta da devâm edelim.]