Kadınların cennete girmeleri daha kolay
06/01/2023 Cuma Köşe yazarı A.D
Dinimizde bilinmesi zaruri olan şeyleri her Müslümanın bilmesi
lâzımdır. Bilmemek özür olmaz. İnsan yaptığı şeyi niçin yaptığını bilmesi
lâzım. Yapılan işler için "Bilmediğim için yaptım" demek insanı
vebalden kurtarmaz.
Kâfirlerin bayramlarında, Müslümanların cahilleri ve hele
kadınlar, kâfirlerin yaptıklarını yapıyor ve bu günleri, Müslüman bayramı
zannediyor ve kâfirler gibi, birbirlerine hediye gönderiyorlar. Dükkânlarını,
eşyâlarını, sofralarını kâfirlerin yaptığı gibi, süslüyorlar. O geceleri, başka
gecelerden ayırt ediyorlar. Bunlar hep şirktir, kâfirliktir. Bu husus
Kur'ân-ı kerîmde sûre-i Yûsüf'te meâlen;
(Biz,
Allahü teâlânın varlığına, birliğine, her şeyi yaratan O olduğuna inandık,
Müslüman olduk diyenlerin çoğu, başkalarına ibâdet ve itâat ederek ve daha
birçok hareketleri ve sözleri ile müşrik oluyorlar) buyuruldu.
Kadınlar, türbe ziyaretlerinde de büyük yanlışlıklar yapıyorlar.
Türbeler için kurban adıyorlar.
Götürüp mezar başında kesiyorlar. Bunlar, Allah rızası için
değil, mezarda yatan kimse için kesilirse o zaman tehlikeli olur. Böyle kurban
kesmeyi fıkıh kitapları, şirk saymaktadır.
Dinimize göre, kurban sadece cenab-ı Hak için kesilir, hâsıl
olan sevap türbedeki şahsa gönderilir. Türbedeki şahıstan şefâat etmesi
istenir.
Şunu iyi bilmek lazımdır. Mesela hasta için gidilmiş ise,
hastayı iyileştiren oradaki zat değildir. Hastaya şifa veren Allahü
teâlâdır. Oradaki zat sadece aracıdır, şefâatçidir...
Kabirlere çaput bağlamak, mum yakmak da dinimizde yoktur. Bunlar
sonradan sokulmuş hurafelerdir...
Aslında erkeklere göre kadınların işleri daha kolaydır. Cennete
girmeleri daha kolaydır. Erkeğe göre mesuliyeti daha azdır. Yapacağı işler
bellidir. Hadîs-i şerîfte;
(Dört
şeyi yapan, yani kocasına hıyanet etmeyen, beş vakit namaz kılan, Ramazan-ı şerifte
oruç tutan ve yabancılara açık olarak görünmeyen kadın, Cennete
gidecektir) buyuruldu. Çünkü doğru kılınan namaz, insanı
günah işlemekten korur ve İslâmın şartlarını yerine getirmek sevgisini hâsıl
eder.
Bu haftaki yazımızı büyük İslâm âlimi Hüseyin Hilmi Işık'ın
(kuddîse sirrûh) bir sözü ile bitirelim:
"Namazını kılan ve altmış yaşını geçen bir Müslüman, şehit olarak ölür. Ama hanımlar için yaş haddi yok; namazını kılar, tesettüre riayet eder, iffetini korursa, hangi yaşta ölürse ölsün, şehittir."