"İmân ile ölmek isteyen..."
06/09/2024 Cuma Köşe yazarı A.U
Behâeddîn-i Buhârî hazretlerinin bir talebesi anlatıyor:
Biz Taşkent'te ikâmet
ediyorduk. Hocamı görmek için Buhâra'ya giderdim.
Bir gün yine içimden;
“Hocana git!” diye bir ses duydum.
Zîra çok özlemiştim
kendilerini.
Çıkmak için
hazırlandım.
Çıkmadan hanımım bir
miktar altın getirip; “Bunları o zâtın önüne koy” dedi
bana.
Sordum ki:
“Niçin gönderiyorsun?”
“Şimdilik gizli
kalsın, daha sonra söylerim” dedi.
Isrâr etmedim.
Alıp gittim ve hocamın
önüne bıraktım o altınları.
Hocam bana baktı.
Ve tebessüm edip;
“Bu altınlardan çocuk
kokusu geliyor. Ümit ediyorum ki, Cenâb-ı Hak yakında size bir erkek çocuk
verir” buyurdu.
Duâsı kabul oldu.
Bize bir “sâlih oğul”
verdi Hak teâlâ...
● ● ●
Behâeddîn-i Buhârî
hazretlerine, bâzı sevdikleri;
“Efendim, günâh
işlemekle îmân gider mi, yâni küfre girilir mi acabâ?” diye sordular.
Büyük zât;
“Îmân gitmez ama küçük
günâha devam etmek büyük günâha sebep olur. Büyük günâha devam da insanı küfre
sürükler. İmân ile ölmek isteyen bir kimse farzları yapsın ve haramlardan
kaçınsın. O kişi îmânını ancak böyle yaparsa kurtarır” buyurdu.