Îmânın şubeleri -1-
06/12/2021 Pazartesi Köşe yazarı R.A
Hadîs-i şerîfte
buyuruldu ki: "Îmân altmış bu kadar [60 küsûr] şubedir. Hayâ da
îmânın bir şubesidir"
Sevgili Peygamberimiz
bir hadîs-i şerîfinde buyurmuştur ki:
"Îmân, yetmiş
küsûr şu'bedir. Bu şu'belerin efdali (en fazîletlisi), Lâ ilâhe illallah demek,
ednâsı (en aşağısı) da yoldan zahmet verecek şeyi uzaklaştırmaktır. Hayâ da,
îmândan bir şu'bedir. " [Buhârî, Müslim, Ebû Dâvûd,
Tirmizî, Nesâî, İbn-i Mâce: Küçük de olsa bazı lafız farklılıkları vardır.]
Sahîhu'l-Buhârî'nin
başlarında (Kitâbu'l-Îmân'da), İslâm'ın binâsını bildiren 1. hadîsten hemen
sonra, 2. hadîs (baştan itibâren 9. hadîs) olarak Ebû Hüreyre'den (radıyallahü
anh) rivâyet edilen lafız:
"Îmân altmış bu
kadar [60 küsûr] şu'bedir. Hayâ da îmânın bir şu'besidir" şeklindedir.
Dâru'l-Fünûn
müderrislerinden Ahmed Naîm Beyin, "et-Tecrîdü's-Sarîh
li-Ehâdîsi'l-Câmii's-Sahîh" tercümesinde, "Bâbu
Bed'i'l-Ezân" başlıklı kısımda, uzun olan 24. hadîsin baş
tarafının meâli şöyledir:
Ebû Hüreyre (radıyallahü
anh)den; şöyle demiştir:
Resûlullah (sallallahü
aleyhi ve sellem) buyurdu ki: "(Vaktiyle) biri yolda giderken,
güzergâhının üstünde bir diken dalı buldu. Onu alıp (yoldan dışarıya) attı.
Allahü teâlâ, bu (ameli)ni hüsn-i kabûl buyurup günâhlarını mağfiret
etti..."
Bu hadîsin dipnotunda,
"Bu hadîsten, yoldan imâta-i ezâ yani yolculara zahmet verecek şeyi
ortadan kaldırıp atmaktaki fazîlet anlaşılıyor. Memleket halkının râhat râhat
seyâhat edebilmeleri için turuk-ı umûmiyye inşâsı (umûmî yollar yapılması) ile
hüsn-i muhâfazası (güzelce muhâfaza edilmesi) de elbette imâta-i ezâ nev'inin
a'lâlarından (eziyeti giderme nev'inin en yüksek kısımlarından) sayılmalıdır”
cümlelerine yer verilmiştir.
Bu kitapta dokuzuncu
hadîs olarak sevk edilen Ebû Hüreyre'nin "Îmân, yetmiş küsûr
şu'bedir. Hayâ da, îmândan bir şu'bedir" hadîsinde, diğer bazı
tarîklerden gelen rivâyette "... Bu şu'belerin efdali (en
faziletlisi), Lâ ilâhe illallah demek, ednâsı (en aşağısı) da yoldan zahmet
verecek şeyi uzaklaştırmaktır" ziyâdesi vardır.
Ayrıca, “Bir diken
parçasını yoldan alıp atmak kadar kolay bir amel, Hak teâlâ hazretlerinin şükür
ve gufrânına bâis (Cenâb-ı Hakk'ın rızâsına ve mağfiretine sebep) olursa, daha
ehemmiyetli a'mâlin inda'llah mükâfâtı (daha önemli amellerin, Allah indinde
karşılığının) ne olabileceği artık tasavvur edilsin" kaydı da düşülmüştür.
Sahîh-i
Müslim'in "Kitâbu'l-îmân" başlıklı bölümünde 12. bâb
olan "Bâbu Şu'abi'l-Îmân=Îmânın şubeleri kısmı"nda, yine
Ebû Hüreyre (radıyallahü anh)’den mervî olan birinci hadîs "Îmân,
yetmiş küsûr şu'bedir. Hayâ da îmândan bir şu'bedir" şeklindedir.
Yine aynı râvîden
rivâyet edilen 2. hadîs ise:
"Îmân, yetmiş küsûr veya altmış küsûr şu'bedir. O şu'belerin en fazîletlisi, Lâ ilâhe illallah demek, en aşağısı da, yoldan eziyet veren şeyi gidermektir. Hayâ, îmândan bir şu'bedir" meâlindeki lafızlarla zikredilmiştir. [İnşâallah yarın konumuza devâm edelim.]