Doktorlar âciz kaldılar!..
07/02/2023 Salı Köşe yazarı A.U
Nasûhî Efendi’nin
devrinde yaşayan Îsâ Efendi’nin kızı
hastalandı.
Hastalık o dereceye ulaştı ki, artık ümit kesmişlerdi.
Îsâ Efendi, Nasûhî Efendi’yi çok severdi.
Büyüklüğünü bilirdi.
Sevdiği birini çağırdı.
Ve kendisine;
"Nasûhî Efendi’ye git, selâmımı söyleyip hâlimi arz et.
Biricik kızımın şifâsı için duâ buyursun” dedi.
O da Üsküdar’a gitti.
Dergâhına vardı.
Ve geliş maksadını arz etti.
Nasûhî Efendi, o gelene;
"Îsâ
Efendi’ye selâm söyle. Cenâb-ı Hak kerîmdir, şifâ ihsân eder” buyurdu.
O kimse geri geldi.
Îsâ Efendi’nin dergâhına vardığında, kendisine, hastanın kalkıp
çorba içtiğini ve kendine geldiğini, iyileştiğini söylediler.
Çok sevinip Îsâ Efendi’nin huzûruna girdi...
Elini öpüp oturdu.
Onu neşeli gördü.
Nasûhî Efendi hazretlerinin selâmını teblîğ edip, hastanın
iyileşeceğine dâir müjdesini bildirdi.
Dergâhta bir “Bayram” havası
vardı.
Ve herkes seviniyordu.
Îsâ Efendi’nin kızı iyileşti.
Bu defâ Nasûhî Efendi’nin ergenlik çağına ulaşmış olan kızı
hastalandı.
Gittikçe ağırlaştı!
Doktorlar âciz kaldılar.
İlâçlar kâr etmedi.
Nasûhî Efendi;
“Gerekli
hazırlıkları yapın, kızım vefât edecek” buyurdu.
O gece kızı vefât etti.
Ertesi günü defnedildi...