Peygamberlerin insanlığa hizmetleri
07/05/2024 Salı Köşe yazarı R.A
Peygamberler, insanlığı bütün varlıkların yaratanı ve hakîkî sâhibi olan Allahü teâlâya ibâdet etmenin şeref ve üstünlüğüne çağırmışlardır.
Peygamberlerin insanlığa yaptıkları çok önemli
hizmetler vardır. Bütün Ülü’l-azim
Peygamberler, Resûller ve Nebîler (aleyhimüsselâm), insanlığı
kendileri gibi birer mahlûk olan varlıklara tapınma karanlığından kurtararak, bütün
varlıkların yaratanı ve hakîkî sâhibi olan Allahü teâlâya ibâdet
etmenin şeref ve üstünlüğüne çağırmışlardır.
Bilindiği gibi, Hazreti Muhammed aleyhisselâmdan
önceki bütün Peygamberler, belli zaman dilimlerine gönderilmişler, onların
ahkâm-ı şer’iyyelerinin (dînlerinin) geçerlilik müddetleri belli zamanlarda
dolmuş, bitmiş; getirdiği hükümler, kıyâmete kadar geçerli olan bir tek
sevgili Peygamberimiz Hazret-i Muhammed aleyhisselâm kalmıştır.
“Peygamberlerin sonuncusu” olan Muhammed
aleyhisselâmın dîni bütün dînleri nesh etmiş, ya’nî yürürlükten kaldırmıştır.
O’nun kitâbı, geçmiş kitapların en iyisidir. O’nun getirdiği dîn olan “İslâm”
da kıyâmete kadar bâkî kalacaktır; kimse tarafından değiştirilemeyecektir.
Dârul-fünûn müderrislerinden Seyyid Abdülhakîm bin
Mustafâ Arvâsî (rahmetullahi aleyh), buyurmuştur ki:
“Umûmî bir ta’rîf yapmak gerekirse “İslâm
dîni”, Allahü teâlânın, “Cebrâîl” ismindeki melek
vâsıtasıyle, Sevgili Peygamberi Muhammed aleyhisselâma gönderdiği, insanların,
dünyâda ve âhırette râhat ve mes'ûd olmalarını sağlayan usûl ve kâidelerdir.
İslâm âlimlerinin buyurdukları gibi, bütün
üstünlükler, faydalı şeyler, İslâmiyetin içindedir. Eski semâvî dînlerin
görünür-görünmez bütün iyilikleri, bütün güzellikleri İslâmiyetin içinde
toplanmıştır. Bütün saâdetler, muvaffakıyetler ondadır. Yanılmayan,
şaşırmayan akılların kabûl edeceği esâslardan ve ahlâktan ibârettir.
En son hak dîn olan İslâmiyette emredilen îmân, ibâdet
ve ahlâk esâslarıyla insanlar, ma’nen ve mâddeten yükselmeye, üstünlük ve şeref
sâhibi olmaya, dünyâ ve âhiret saâdetlerine kavuşmaya dâvet edilmişlerdir.”
Allahü teâlâ, insanların îmân etmelerini, adâlete
riâyet emelerini ve kardeşçe yaşamalarını emretmiştir. Yüce
Allah’ın yeryüzündeki halîfesi olan Hazret-i Âdem, bütün çocuklarına ve
torunlarına kardeşliğin esâslarını anlatmış, insanlara nasıl uygulanacağını
göstermiş, bu ilk Peygamber’den son Peygamber Muhammed aleyhisselâma kadar
Allah’ın bütün Peygamberleri de bu yolda yürümüşlerdir.
En yüksek ahlâkın temsîlcisi olan Peygamberler,
husûsen onların sonuncusu olan Sevgili Peygamberimiz Hazret-i Muhammed
(aleyhisselâm), onları örnek alan İslâm ülkelerinin Devlet Başkanları ve
orduları, bütün insanlara, hattâ inanmayanlara da âdil davranmışlar, merhamet
etmişler, acımışlar, onların da âhırette kurtuluşları için ellerinden gelen
gayreti sarf etmişlerdir.
Târih boyunca bütün Müslümânlar,
düşmânlarına bile âdilâne davranmışlardır. Şimdi Müslümânlara kuyu kazmaya
çalışan İslâm düşmanlarının, gazab-ı İlâhîye uğrayarak bu kuyuya bizzât
kendilerinin düşebileceklerini hâtırlatmak isteriz.