Allah'ın râzı olduğu yola kavuşmak için
07/07/2021 Çarşamba Köşe yazarı V.T
"Kim de şüpheli şeylere bakmaktan kendini korursa; Allahü teâlâ, onun
kalbine kendi nûrunu yerleştirir."
Muhammed bin Ali Sabbân Mısrî hazretleri Mısır’da yetişen âlimlerin
büyüklerindendir. Kâhire’de doğdu. 1206 (m. 1791) senesinde Kâhire’de vefât
etti. Zamanın büyük âlimleriyle görüşüp derslerini dinledi. Şâziliyye
yolunun edebini üstâd Abdülvehhâb Ârifi Merzûkî’den öğrendi. Uzun zaman
sohbetlerine devam etti ve evliyâlık makamlarında büyük pay sahibi oldu.
Buyurdu ki:
Dârimî’nin “Müsned”inde Abdullah İbni Mes’ûd (radıyallahü anh) diyor ki:
“Evde Bekâra sûresi başından Müflihûn’a kadar beş âyet okunduğu gece, şeytan o
eve giremez.”
Peygamber efendimiz (aleyhisselâm) buyurdular ki: “Bir evde, şu otuzüç
âyet okunduğu gece, yırtıcı hayvan ve eşkıya, düşman, sabaha kadar canına ve
malına zarar yapamaz: Bekâra sûresi başından beş âyet, Âyet-el-Kürsî başından
(Hâlidûn)a kadar üç âyet, Bekâra sonunda (Lillâhi)den sûr sonuna kadar üç âyet,
A’râf sûresinde, (İnne Rabbeküm)den (Muhsinîn)e kadar, ellibeşten itibâren üç
âyet, İsrâ sûresi sonundaki (Kul)den iki âyet, Saffât sûresi başından (Lazib)e
kadar onbir âyet, Rahmân sûresinde (Yâ ma’şerelcin)den (Fe izâ)ya kadar iki
âyet, Haşr sûresi sonunda (Lev enzelnâ)dan sûre sonuna kadar, Cin sûresi
başından (Şatatâ)ya kadar dört âyet.”
"Yedi defa Fâtiha okuyup, dert ve ağrı olan uzva üflenirse, şifâ hâsıl
olur. Âyet-i kerîmenin ve duânın tesîr etmesi için, okuyanın Ehl-i sünnet
itikâdında olması, harâm işlemekten, kul hakkından sakınması, hâram ve habîs
şey yememesi ve içmemesi ve karşılık olarak ücret istememesi, okunanın da
itikâdının düzgün olması şarttır."
“Kim gözünü haramlardan korursa; Allahü teâlâ, bununla onun lisânına
hikmeti yerleştirir. Kendisini dinleyenler ondan faydalanırlar. Kim de şüpheli
şeylere bakmaktan kendini korursa; Allahü teâlâ, onun kalbine kendi nûrunu
yerleştirir ve onu râzı olduğu yola kavuşturur.”
“Allahü teâlânın, kendilerine darılma ve dostluğunu kesme korkusu,
sevenlerin gönüllerini parçaladı. Âriflerin kalblerini yaktı, ibâdet edenlerin,
geceleri uykusunu kaçırdı. Zâhidlerin, günlerini susuz bıraktı. Tövbe edenlerin
ağlamasını arttırdı. Korkanların hayatını kederlendirdi.”
“Bazı kimseler, 'şu kadar hatim yaptım. Şu kadar rekat namaz kıldım, şu kadar hac yaptım vs.' derler. Hâlbuki, onlar kötülüklerini, hatâ ve kusurlarını sayıp onları düşünseler daha hayırlı olur. Bazıları da; 'Benim, Allah yolunda harcanmış şu kadar senem var' derler. Hâlbuki, 'Allahü teâlânın ilminde saîdlerden mi yoksa şakilerden miyim?' diye düşünmek, ilmine ve ameline güvenmemek lâzımdır.”