"Salihlerin anıldığı yere rahmet yağar"
08/06/2023 Perşembe Köşe yazarı V.T
"Bir din kardeşiyle
karşılaşmak, maldan ve çoluk çocuktan daha hayırlıdır (iyidir)."
Şehriyârzade İbrâhim Hemedanî hazretleri fıkıh âlimi ve büyük
velîlerdendir. 1209 (H. 606) yılında İran’da Hemedan'da doğdu. İlim tahsîli ile
meşgul olup, kısa zamanda aklî ve naklî ilimlerde ilerledi. Büyük tasavvuf
âlimi Şeyh Şihâbüddîn-i Sühreverdî hazretlerinin ders ve sohbetlerine katıldı.
Hocası onu Hindistan'ın Multan şehrindeki Şeyh Behâeddîn Zekeriyyâ-i Multânî'ye
gönderdi. Daha sonra Hicaz taraflarına gitti. Dönüşünde Anadolu'ya uğradı.
Konya'da Sadreddîn-i Konevî ile sohbet edip, ilminden istifâde etti. Bir müddet
Tokat'ta kaldı. Sonra Mısır'a gitti. Daha sonra Şam'a gitti. Burada 1289
(H.688) yılında vefât etti...
Bu mübarek zat çoğu zaman kendi kendine; "Seni yaratan ne
kadar yüce! Yağa benzer bir şey vermiş onunla görürsün. Kemikle işitirsin. Bir
et parçası ile konuşursun" derdi...
Birisi ona; "Bana nasîhatte bulun" dedi. O da;
"Diline sâhip ol, az konuşmaya dikkat et" buyurdu.
Şehriyârzade, kıymetli eserler yazdı. “Lemeât” isimli
kitabında şöyle buyurmaktadır:
"Zühd üç kısımdır. Allahü teâlâya en sevimli geleni, en
üstünü ve Allah indinde sevap bakımından en büyüğü, her şeyden yüz çevirip,
Allahü teâlâya ibâdet etmek, alışverişte haramdan sakınmaktır..." Sonra
bize dönüp buyurdu ki: "Ey âlimler! Allahü teâlâya en sevimli gelen
zühd; dünyâya düşkün olmamak, helâl ve mübah olan şeylerde de haddi
aşmamaktır."
Şehriyârzade İbrâhim Hemedanî hazretleri buyurdu ki:
"Namazı kasten terk eden dinden ayrılır."
"Sâlihlerin anıldığı yerde bulunanlar, onların himâyesinde
olurlar."
"Sâdık kimse, kalbindeki iyiliği, hâliyle ve hareketleriyle
de gösteren kimsedir. Böyle olmazsa kişi içinin doğruluğu ile kalır."
"Bana Ehl-i sünnet îtikâdında olan bir müminin ölüm haberi
gelince, sanki bedenimden bir uzvum kopmuş gibi olur."
"Bir iş icâbı dışarı çıktığın zaman, insanların az olduğu
yerden yürümen de senin için uzlettir."
“Allahü teâlâ bir kavim için kötülük dilerse, onlara mücâdele
kapısını açar, onları iş yapmaktan alıkoyar."
"Kul, dünyâdaki her ânından kıyâmette hesap ve sorguya
çekilecek. Hem de gün gün, saat saat. Bu durumda, Allahü teâlâyı anmadığı bir
an karşısına çıkınca, pişman olur ve kendini parçalamak ister."
"Bir din kardeşiyle karşılaşmak, maldan ve çoluk çocuktan
daha hayırlıdır (iyidir)."
"Halkın bize verdiği her şeyi kabûl etseydik kıymetimiz kalmazdı."