Zülkarneyn aleyhisselam
08/06/2024 Cumartesi Köşe yazarı A.D
Nûh aleyhisselamın oğlu Yâfes’in soyundan olan "İskender-i
Zülkarneyn" doğu, batı ve kuzeydeki bütün ülkeleri fethetmiştir...
Hazreti Zülkarneyn, peygamber veyâ velîdir. Asıl ismi İskender’dir. Doğuya
ve batıya gittiği için "İskender-i Zülkarneyn" diye anılmıştır. Nûh
aleyhisselamın oğlu Yâfes’in soyundandır. (Yemen’de yaşamış olan Münzir
İskender ile Aristo’nun talebesi olan Makedonyalı İskender’den daha önce
yaşadı.)
Sâlih bir zât olan Zülkarneyn aleyhisselamı Allahü teâlâ yeryüzündeki insanlara
emîr ve yasaklarını tebliğ ile vazîfelendirdi. Zülkarneyn aleyhisselam Allahü
teâlâya niyazda bulunup; kendisine kuvvet vermesini, insanlar arasında hangi
ilim ve adâletle hükmetmesi gerektiğinin bildirilmesini istedi...
Allahü teâlâ hazret-i Zülkarneyn’in emrine bulutları ve başka vâsıtaları
verdi. Ona ilim ve kudret, insanlar üzerine tasarruf hâkimiyeti
verdi... Her sefere çıkışında önü aydınlık, arkası karanlık olurdu. Çok
geçmeden memleketi genişledi. Devleti güçlendi. Allahü teâlânın emir ve
yasaklarını bütün dünyâya yaymayı azmetti...
Zülkarneyn aleyhisselam müminlerden kurduğu ordusu ile uğradığı her yerdeki
bütün insanları hak dîne dâvet etti. Îmân etmeyenler cezâlarını gördüler...
Yaya olarak Mekke-i mükerremeye gitti ve haccetti. İbrahim aleyhisselamla
görüşüp hayır duasını aldı. Nasîhatlerine kavuştu. Daha sonra doğuya yöneldi.
Güneşin ilk ışıklarının vurduğu en uçtaki kara parçasına vardı. Zülkarneyn
aleyhisselam orada, yer altındaki mahzenlerde yaşayan kavmi hak dîne dâvet
etti. Daha sonra kuzeye bir sefer yaptı. İki dağ arasına vardı. O iki dağın
yakınında oturan kalabalık bir kavimle karşılaştı. O kavmi de hak dîne dâvet etti.
Kavmin pâdişâhı bütün kavmiyle birlikte hak dîni kabul etti. Zülkarneyn
aleyhisselamın iltifatlarına kavuştu. Ye’cüc ve Me’cüc adlı kavimlerin
zararından şikâyette bulundu. Zülkarneyn aleyhisselam o kavimle birlikte Ye’cüc
ve Me’cüc’ün zararından korunmak için set yaptılar. (Rivâyetlere göre
Asya’nın doğusundaki mümin Türklerin ricâsı üzerine iki dağ arasına taş ve
demirden yapılmış olan bu set, bugünkü Çin Seddi'nden başkadır.)
Zülkarneyn aleyhisselam Allahü teâlânın yardımıyla, doğu, batı ve kuzeydeki
bütün ülkeleri fethedip, Allahü teâlânın emir ve yasaklarını yayma vazîfesini
tamamladıktan sonra, askerine izin verdi. Kendisi Medîne ile Şam arasında
Dûmet’-ül-Cendel denilen yerde insanlardan ayrıldı. Yalnız Allahü teâlâya
ibâdet ve tâatle meşgul oldu...
Vefât etmeden önce yakınlarına “Ben vefat edince usûlüne uygun yıkayıp
kefenleyin. Sonra tabuta koyun. Yalnız kollarım dışarıda sarkık kalsın.
Hazînelerimi de katırlara yükleyin” diye vasiyette bulundu. Söyledikleri aynen
yapıldı. Az bir zaman sonra da vefat etti. Mekke’ye veya Mekke civârındaki
Tehâme Dağlarında bir yere defnedildi...
İskender-i Zülkarneyn böyle vasiyet etmekle (Arkamdan gelen ordular ile doğu ve
batıya hâkim oldum. Gördüğünüz gibi mezâra eller boş gidiliyor. Dünyâ malı
dünyâda kalıyor. Sizler âhirette de faydalı olacak işler yapın) demek
istedi...