İman, herkeste aynı mıdır?
08/08/2023 Salı Köşe yazarı O.Ü
Sual: Peygamberlerin
imanı ile diğer insanların imanları hep aynı mıdır, aralarında iman bakımından
bir fark var mıdır?
Cevap: Konu ile alakalı
olarak İmâm-ı Rabbânî hazretleri Mektûbât kitabında buyuruyor ki:
“İmân; ehl-i sünnet
âlimlerinin kitaplarında yazılı olan, Peygamber efendimizden gelen haberlere
inanmak ve inandığını söylemek demektir. Her lisan ile söylemenin caiz olduğu,
Dürr-i yektâda yazılıdır. İbadetler, imandan değildir. Fakat, imanın kemalini
arttırır ve güzelleştirirler. İmâm-ı a'zam Ebû Hanîfe aleyhirrahme, iman artmaz
ve azalmaz, buyuruyor. Çünkü iman, kalbin tasdik etmesi, kabul etmesi, inanması
demektir. İnanmanın azı, çoğu olmaz. Azalan ve çoğalan bir inanışa, inanmak
değil, zan ve vehim denir. İmanın kâmil veya noksan olması, ibadetlerin çok ve
az olması demektir. İbadet çok olunca, imanın kemâli çok denir. O hâlde,
müminlerin imanları, Peygamberlerin imanları gibi olmaz. Çünkü bunların
imanları ibadetler sebebi ile kemâlin tepesine varmıştır. Diğer müminlerin
imanları oraya yaklaşamaz. Her ne kadar, her iki iman, iman olmakta ortak
iseler de, birincisi, ibadetler vasıtası ile, başka türlü olmuştur. Sanki
aralarında benzerlik yoktur. Müminlerin hepsi, insan olmakta,
Peygamberler ile ortaktır. Fakat, başka kıymetler, üstünlükler bunları
yüksek derecelere çıkarmıştır. İnsanlıkları, sanki başka türlü olmuştur. Sanki,
müşterek olan insanlıktan daha yüksek insandırlar. Belki, insan bunlardır,
başkaları sanki insan değildir.
İmâm-ı a'zam Ebû
Hanîfe aleyhirrahme; (Ben elbette müminim) demelidir, diyor.
İmâm-ı Şâfiî aleyhirrahme ise; (Ben inşâallah müminim) demelidir,
buyuruyor. Bunun ikisi de doğrudur. İnsan şimdiki imanını söylerken (Ben
elbette müminim) demelidir. Son nefesteki imanını söylerken (Ben
inşâallah müminim) der. Fakat, burada da, şüpheli söylemektense,
elbette demek daha iyidir.”
Sual: Meleklerin
evlenmesi var mıdır, günah işleyebilirler mi?
Cevap: Melekler, Allahü
teâlânın kıymetli kullarıdır. Allahü teâlânın emirlerine isyan etmezler,
emrolundukları işleri yaparlar. Evlenmeleri yoktur, doğurmazlar, çoğalmazlar,
hata etmez, unutmaz, hile yapmaz, aldatmazlar. Bunların Allahü teâlâdan
getirtikleri hep doğrudur, şüpheli, ihtimalli değildir.