Allahü teâlânın iyiliği sevdirdiği kimseler!..
09/06/2023 Cuma Köşe yazarı A.D
Cömertlik, parayı, malı, hayırlı, iyi yerlere dağıtmaktan lezzet
almaktır. İslâmiyyetin emrettiği yerlere seve seve vermektir. İyi huyların en
yükseklerinden olup âyet-i kerîmelerle ve hadîs-i şerîflerle övülmüştür.
Muhammed aleyhisselam, insanların
en cömerdi idi. Bir şey istenip de, yok dediği görülmemiştir. İstenilen şey
varsa verir, yoksa, cevâb vermezdi. O kadar iyilikleri, o kadar ihsânları vardı
ki, Rum imparatorları, İran şâhları, o kadar ihsân yapamazlardı. Fakat kendisi
sıkıntı ile yaşamayı severdi.
Müslümana yakışan, kanaat edip, harîs olmamak olduğu gibi,
servete sahip olduğu takdirde de başkalarını kendi üzerine tercih, cömertlik,
hayrât-ü hasenât yapmak, cimrilik ve bahillikten kurtulmaktır. Sehâvet,
Peygamberlerin ahlâkı ve kurtuluşun ana yollarından biridir.
Hadîs-i şerîflerde buyuruldu ki:
(Allahü
teâlâ birtakım insanları iyilik için yarattı. İyiliği onlara sevdirdi ve iyilik
ile uğraşmayı da onlara sevdirdi. Yardım ve iyilik isteyenleri de onlara sevk
etti. Kıtlık olan kurak yerlere yağmuru gönderip, kurumuş toprakları ve
oralarda yaşayanları hayata kavuşturduğu gibi vermek sebeplerini de onlara
kolaylaştırdı.)
(Cennet
cömertlerin yeridir.)
Hasan-ı Basrî hazretlerine "Cömertlik nedir?" diye
sorduklarında "Allah rızâsı uğrunda servetini sarf etmektir" diye
cevap verdi.
Ahnef bin Kays, elinde bir kuruş bulunan bir adam gördü. Dedi
ki:
- Bu dirhem kimindir?
O kimse cevap verdi:
- Benimdir.
- Hayır, sen onu elinden çıkarmadıkça, (bir hayra vermedikçe)
senin olamaz.
Cömert olmaya çalışmalı, cimrilikten sakınmalıdır! Hadis-i
şerifte buyuruldu ki:
(Aman
cimrilikten son derece sakının! Sizden öncekileri cimrilik helak etmiştir.) [Müslim]
***
Arabistan'da cömertliği ile meşhur bir adam vefât etmişti.
Yoldan aç dönen insanlar, kabrinin başına gittiler. Aç olarak uyudular.
İçlerinden birinin bir devesi vardı. O kimseye mevtâ, rüyâsında dedi ki:
- Senin bu devenle benim en iyi devemi değiştirir misin?
- Evet değiştiririm dedi.
O kimse rüyada devesini, iyi deve karşılığında verdi. Mevtâ
aldığı deveyi kesti. Uykudan uyanınca devesini kesilmiş buldular. Tencereyi
getirip, pişirip yediler. Döndükleri zaman bir kervana rastladılar. Kervanda
birisi, o devenin sâhibine ismi ile hitâb ederek dedi ki:
- Filân mevtâdan, iyi bir deve satın aldın mı?
- Aldım, fakat o rüyâda idi.
- O mevtâ benim babamdır. Ben de rüyâda gördüm. Bana "Eğer
benim oğlum isen, benim bu devemi filân kimseye ver" dedi. Buyurun alın
devenizi...
Allahü teala hepimizi, bu menkıbede olduğu gibi, kabirde bile cömertliği devam edenlerden eylesin! Âmin...