İmânla şereflenen râhip...

10/05/2024 Cuma Köşe yazarı A.U

Saîd bin Cübeyr hazretleri, Kûfe'de yetişen müctehid imâmlardan olup, kabr-i şerîfi Vâsıt şehrindedir.

 

Meşhur Haccac;

 

“Saîd bin Cübeyr'i acele bulup bana getirin!” diye emretti.

 

Maksadı, öldürmekti!

 

Adamları aramaya çıktılar.

 

Onu secdede buldular.

 

Ve emri bildirdiler.

 

Cevâben “peki” dedi.

 

Sonra yola koyuldular.

 

Nihâyet akşam oldu.

 

Geceyi bir kilisede geçirmek istediklerinde; “Siz girin! Ben dışarıda sabahlarım” dedi.

 

Kilisenin râhibi;

 

“Vahşî hayvanlar seni parçalar!” dediyse de, “Ben hiç kimseye zarar vermedim. Onlar da bana dokunmazlar” buyurdu.

 

Gece yarısı oldu.

 

Vahşî hayvanlar geldiler. Bu zâtın etrâfında halka olup edeple oturdular.

 

Râhip bunu gördü.

 

İmânla şereflendi...

 

Velhâsıl onu Haccac'ın huzûruna çıkardılar.

 

“Öldürün!” dedi.

 

O, İki rekât namaz kılıp; “Yâ Rabbî! Benden sonra Haccac'ı kimseye musallat etme” diye yalvardı.

 

Haccac emretti.

 

Başını vurdular.

 

O anda "Lâ ilâhe illallah!" sedâsı yankılandı. Haccac, o günden sonra hiç uyuyamıyordu.

 

Sebebini sordular.

 

“Saîd uyutmuyor” dedi.

 

Ve çok geçmeden öldü!

 

Evet, duâ kabul olmuş, Haccac, ondan başkasını öldüremeden ölüp gitmişti.