"Kuraklık sebebiyle büyük sıkıntı içerisindeler!.."
11/05/2023 Perşembe Köşe yazarı V.T
"Eğer siz fakirlere sadaka
verseydiniz, buna karşılık Allahü teâlâ da size yağmur verirdi!"
Ahmed bin Câfer Sebtî hazretleri evliyânın meşhurlarındandır.
Ebû Abbâs Sebtî diye tanınmıştır. 1130 (H.524) senesinde Fas’ta Sebte'de doğup,
1204 (H.601) târihinde Merrâkeş'te vefât etti. Menkıbeleri herkesin
arasında yayıldı. Şihâb el-Mukrî, Nefh-ut-Tayyib ismindeki eserinde, onun
hayâtını anlatmış, büyük âlimlerin onu övdüğünü, en büyük velîlik derecesinde
bulunduğuna şehâdet ettiklerini bildirmiştir.
Bâzıları Ahmed bin Âfir'e evliyânın kerâmeti hakkında sordular.
O da şöyle cevap verdi: Ölüm ile velînin kerâmeti kesilmez. Merrâkûş'da
defnedilmiş bulunan Sebtî hazretlerini işâret ederek; fakirlere sadaka
verdikten sonra, onun kabrinin yanında, onu vesîle ederek Allahü teâlâya duâ
eden kimsenin ihtiyâcının nasıl giderildiğine bak!" dedi.
Nefh-ut-Tayyib kitabının sâhibi Şihâb el-Mukrî şöyle anlatır:
"Sebtî hazretlerinin kabrinin yanında birkaç defâ durup, Allahü teâlâdan
dileklerde bulundum. Dileklerimden birisi de; ilim sâhibi olmam ve öğrenmek
istediğim bazı kitapları bana anlamayı nasip etmesi idi. Sebtî hazretlerinin
kabrinin yanında duâ ettim. Allahü teâlâ benim bu duâmı kısa zamanda kabûl
etti."
Abdurrahmân bin Yûsuf Hıstî, Sebtî hazretlerinin aleyhinde konuşan biri idi.
Bir gece rüyâsında Resûlullah efendimizi gördü: "Ey Allah'ın Resûlü! Sebtî
hakkında ne buyurursun?" diye sordu. Resûlullah efendimiz tebessüm
ettikten sonra, Sebtî'nin iyi kimselerden olduğunu, buyurdu. "Yâ
Resûlallah! Bana bunu açıklar mısın?" dedi. O zaman Resûlullah efendimiz
onun Sırat köprüsünden şimşek gibi, pek süratli bir şekilde geçeceğini buyurdu.
Ebû Hasan Habbâz, Sebtî hazretlerine; "İnsanlar kuraklık ve pahalılık
sebebiyle büyük bir sıkıntı içerisindeler" deyince, ona;
"Cimriliklerinden dolayı, Allahü teâlâ onlara yağmur vermiyor. Eğer siz,
elde ettiğiniz mahsûllerin zekâtı ile fakirlere sadaka verseydiniz, buna
karşılık Allahü teâlâ da size yağmur verirdi" dedi. Sebtî hazretlerinin bu
sözleri üzerine Ebû Hasan Habbâz, fakirlere sadaka verip, yardımda bulundu.
Güneş pek kızgın, hava çok sıcaktı. Yağmurdan, ümîdini kesmişti. Ağaçların ve
diğer bitkilerin kurumaya yüz tuttuğunu gördü. Bir müddet sonra, öyle bir
yağmur yağdı ki, bütün her taraf suya kandı.