"Ondan daha sevgili hiç kimse yaratmadım"
12/05/2019 Pazar Köşe yazarı V.T
İslâm âlimleri, Resûlullahı vesîle
ederek, Allahü teâlâdan merhamet dilemişlerdir.
Yahyâ bin Abdürrahmân Acîsî hazretleri
Mâlikî mezhebi fıkıh âlimidir. 777 (m. 1375) senesinde Fas’ta doğdu. 862 (m.
1457) senesinde Kâhire’de vefât etti. İlim öğrenmek için memleketinden
ayrılıp, Mısır’da büyük âlimlerin derslerine devam etti. İcazet alıp
talebe yetiştirdi. Bir dersinde buyurdu ki:
İslâm âlimleri, her zaman Resûlullahı
(sallallahü aleyhi ve sellem) vesîle ederek, Allahü teâlâdan lütuf ve merhamet
dilemişlerdir. İnsanların babası yer yüzüne indirildiği vakit, (Yâ Rabbî! Beni,
Muhammed aleyhisselâm hurmetine affeyle!) demişti. Allahü teâlâ, bu duâyı kabul
buyurmuştu ve (Sen, sevgili Peygamberim olan Muhammed aleyhisselâmı nereden
biliyorsun? Ben Onu daha yaratmadım!) buyurunca, (Beni yarattığın zaman, başımı
kaldırır kaldırmaz, Arş-ı ilâhînin kenârlarında "Lâ ilâhe illallah,
Muhammedün resûlullah" yazılı olduğunu görüp, Muhammed
aleyhisselâmın yaratılmışların en üstünü olduğunu anladım. Muhammed
aleyhisselâmı herkesten çok sevmemiş olsaydın, Onun ismini, kendi adının yanına
yazmazdın) dedi. Allahü teâlâ da, (Ey Âdem! Doğru söyledin. Muhammed
aleyhisselâmı çok severim. Ondan daha sevgili, hiç kimse yaratmadım. Onu
yaratmak istemeseydim, seni yaratmazdım. Onun hurmeti için af dileyince, duânı
kabul edip, seni affettim) cevabını verdi.
Osman bin Hanîf, ayrıca diyor
ki: Osman bin Affân (radıyallahü anh) halîfe iken, büyük sıkıntısı olan
bir kimse, Halîfenin karşısına çıkmaya utandığı için, bana dert yanmıştı. Ben
de, hemen abdest al! Mescid-i saadete git! Şu duâyı oku diyerek, yukarıda
bahsedilen kimsenin okuyarak gözlerinin açıldığı duâyı okumasını söyledim.
Adamcağız, duâyı okuduktan sonra, Halîfenin bulunduğu yere gider. Halîfeye
çıkarılır. Halîfe, bunu seccâdesi üstüne oturtup, derdini dinler ve kabul eder.
Adamcağız, işinin birdenbire yapıldığını görünce sevinerek, Osman bin Hanîf'i
bulup, (Allahü teâlâ senden râzı olsun! Halîfeye sen söylemeseydin, sıkıntıdan
kurtulamıyacaktım) der. Osman bin Hanîf ise, (Ben Halîfeyi görmedim, işinin çabuk
yapılması, sana öğrettiğim duâdandır. Resûlullah, o duâyı bir âmâya öğretirken
işitmiştim. Vallahi âmânın, Resûlullahdan ayrılmadan önce, gözleri açılmıştı)
dedi.