"Yüksek sesle ağlayarak mezardakileri incitmeyiniz!”
13/01/2023 Cuma Köşe yazarı V.T
Ebû İshâk Sicistânî hazretleri hadîs ve fıkıh âlimidir. 874 (H.
260) senesinde doğdu. Mekke, Basra, Rey, Nişâbûr ve Bağdât'ta büyük âlimlerden
ilim tahsil etti, hadîs-i şerîf işitip rivâyet etti. 962 (H.351) de Bağdat'ta
vefât etti. Bir dersinde şunları anlattı:
Peygamberlerin ve şehîdlerin kabirlerinde diri oldukları,
Kur’ân-ı kerîmde açıkça bildirilmiştir. Velîler, Allahü teâlânın, kerâmet
olarak ihsân etmesi ile, işitir ve görürler. Allahü teâlâ, sevdiği kulları
için, âdetinin, kânunlarının dışında şeyler yaratır. Önce peygamberlerin ve
hele bunların en yükseği olan Muhammed aleyhisselâmın, şehîdlerin ve velîlerin,
mezârlarında işittiklerine ve gördüklerine inanmayan câhilleri susturmak için,
kâfirlerin bile mezarda duyduklarını, işittiklerini bildireceğiz. Buhârî’nin
bildirdiği hadîs-i şerîfte; “Meyyit mezara konup, mezar başındakiler
dağılırken, onların ayak seslerini işitir” buyuruldu.
Bedir’de öldürülen kâfirlerin, birkaç gün sonra, bir çukura
konulması emrolundu. Bundan da birkaç gün sonra, Resûlullah efendimiz
(sallallahü aleyhi ve sellem) çukurun başına gelip durdu. Çukurdakilere,
isimlerini ve babalarının isimlerini birer birer söyleyerek; “Rabbinizin,
size söz verdiğine kavuşdunuz mu? Ben Rabbimin söz verdiği zafere
kavuştum” buyurdu. Hazret-i Ömer (radıyallahü anh) bunu işitip; “Yâ
Resûlallah! Leş olmuş kimselere mi söylüyorsun?” deyince, Resûlullah
efendimiz; “Beni doğru peygamber olarak gönderen Rabbim hakkı için
söylüyorum ki, siz beni onlardan daha çok işitmiyorsunuz. Fakat cevap
veremezler” buyurdu.
Yine bir hadîs-i şerîfte; “Meyyit, yakınlarının kendisine
bağırarak ağlamasından azap duyar” buyuruldu. Âlimler bu hadîs-i şerîf
için; “Meyyit, yakınlarının bağırarak ağlamasından azap duyar ve onlara
gücenir” dedi. Resûlullahın, oğlu için yüksek sesle ağlayan bir kadını
susturduğunu ve; “Ey Müslümanlar! Mezardaki kardeşlerinize yüksek sesle
ağlayarak onları incitmeyiniz” dediğini bildirildi. Bu hadîs-i şerîf
gösteriyor ki, meyyit, yakınlarının ağlamalarını işitmektedir. Bununla
incinmekte ve azap duymaktadır.
Âişe (radıyallahü anha) kâfirlerin bildiklerini de haber vermektedir. Kendisinin bildirdiği bir hadîs-i şerîfte; “Benim doğru söylemiş olduğumu, onlar şimdi bilirler” buyurulmaktadır. Âlimler buyuruyor ki: “Bilmek işitmekle olur."