Zarar veren yiyecekleri yemek
13/09/2019 Cuma Köşe yazarı O.Ü
Her türlü zehir, cam tozu, demir ve cıva bileşikleri, kireç ve benzerlerini
yemek içmek haramdır.
Sual: Bazı kimselerin bedenine, yiyecek ve içeceklerden zarar verenler
oluyor. Böyle kimselerin, bedenlerine zarar veren bu yiyecekleri yemeleri günah
mı olur?
Cevap: Hadîka kitabında yemesi haram olanlar anlatılırken buyruluyor ki:
“Yemesi, içmesi zararlı olanlar üçe ayrılır: Birincilerinin zararını herkes
bilir çünkü bunlar öldürücüdür. Her türlü zehir, cam tozu, demir ve cıva
bileşikleri, kireç ve benzerleri böyledir. Bunları yemek, içmek haramdır.
İkincilerinin zararlı olduğu bilinir ise de, öldürücü değildirler. Toprak,
çamur, kil ve benzerleri böyledir. Bunları çok yemek, içmek mekruh olup,
zararsız miktarları mubahtır. Üçüncüleri, organlarında zafiyet, hastalık
olanlara zarar verir, sağlam olanlara zarar vermezler. Bazı kimselere balık
eti, süt, yumurta, pastırma, turşu, konserve eti, bal, zeytinyağı, biber zarar
verir. Bunlar, yalnız zarar verenlere haram veya mekruh olur. Zarar
vermeyenlere ise mubahtırlar.”
***
Sual: Âyet ve hadîslerde açıkça bildirilmeyen bazı hükümleri, mezhep
imamları bildirmektedir. Bunlar da sonradan çıkarılmış ve böylece bidat olmuş
olmuyor mu?
Cevap: Ehl-i sünnet âlimlerinin ibadetlerde, ictihat ile buldukları bilgiler
bidat değildir. Bu bilgileri bulurken isabet edememeleri de suç olmaz. Dört
mezhebin imamları, bu bilgileri, İslâmiyetin sahibinin izni ile, İslâmiyetin
bildirdiği delillerden, senetlerden çıkarmışlardır. Bu bilgiler, İslâmiyeti
değiştirmiş değil, İslâmiyete yardımcı olmuşlardır. Kur'ân-ı kerimde ve hadîs-i
şeriflerde açık olarak bildirilmiş şeylerde, zaten ictihat yapılmaz. Bunlar,
olduğu gibi kabul edilir. Açık bildirilmemiş bir işi gösteren delili ararken,
isabet edememek suç olmaz. Fakat bu delil yani doğru yol açık olup da, bu
delili bulmakta yanılarak veya bir delilden çıkarılmayıp, akla uyarak yapılan
ibadetler, bidat olur. Böyle reformlar, bir müekket sünnetin ortadan kalkmasına
sebep olursa, günahı daha da çok olur.
***
Sual: Şu işim olursa, şu kadar Yasin okuyacağım, şu kadar tavaf yapacağım,
salevat okuyacağım diye adak yapılabilir mi?
Cevap: Kur’ân-ı kerim okumayı ve tavaf etmeyi adamak caizdir. Peygamber
efendimize her gün, belli sayıda salevat okumayı mesela, Delâil-i hayrât veya
Câliyet-ül ekdâr okumayı adamak caizdir.