Sâlihler cehenneme hiç gitmeyecektir...
14/11/2024 Perşembe Köşe yazarı V.T
Kâfir, muhakkak
cehenneme gidecektir. Cehennemden hiç çıkmayacak, sonsuz azap görecektir.
İshak
Zencânî Efendi Anadolu'da yetişen büyük velîlerdendir. On yedinci asırda
Tokat'ta yaşadı. Osmanlı sultanlarından Dördüncü Mehmed Han ve İkinci Süleymân
Han devrini gördü. Zamânının büyük âlimlerinden olan Muhammed Vânî'den ilim
öğrendi. Ehl-i sünnet îtikâdında bir âlim olup, eserlerinde Ehl-i sünnet
îtikâdını anlattı. Manzûme-i Akâid adlı eseri bu mevzûdadır.
Bu kitabında şöyle anlatır:
Allahü
teâlânın birinci emri (Îman) etmektir. Birinci yasak ettiği şey
de (Küfür)dür. Îman demek, Muhammed aleyhisselâmın, Allahü teâlânın
son Peygamberi olduğuna inanmaktır. Allahü teâlâ, Ona emirlerini ve yasaklarını
arabî olarak (Vahy) etmiştir. Yâni bir melek vâsıtası ile
bildirmiş, O da bunların hepsini insanlara anlatmıştır. Allahü teâlânın arabî
olarak bildirdiklerine (Kur'ân-ı kerim) denir. Kur'ân-ı
kerimin hepsi yazılı kitaba (Mushaf) denir. Kur'an-ı kerim,
Muhammed aleyhisselâmın sözü değildir. Allah kelâmıdır. Hiçbir insan öyle
düzgün söyleyemez. Kur'ân-ı kerimde bildirilenlerin hepsine (İslâmiyet) denir.
Hepsine inanan insana (Mümin) ve (Müslüman) denir.
Birini bile beğenmemeye, îmansızlık, yâni (Küfür) denir.
Kıyâmete,
cinnin, meleklerin var olduklarına, Âdem Peygamberin, bütün insanların babası
olduğuna ve ilk Peygamber olduğuna inanmak, yalnız kalb ile olur.
Bunlara, (Îtikat) ve (Akâid) bilgileri denir.
Beden ile ve kalb ile yapılacak ve sakınılacak şeylere ise, hem inanmak, hem de
yapmak veya sakınmak lâzımdır. Bunlara (Şeriat) bilgileri
denir. Bunlara inanmak da îman olur. Bunları yapmak ve sakınmak, (İbâdet) olur.
Niyet ederek şeriate uymaya (İbâdet) yapmak denir. Allahü
teâlânın emirlerine ve yasaklarına (Şeriat) ve (Ahkâm-ı
ilâhiyye) denir. Emredilenlere (Farz), yasak
edilenlere (Haram) denir...
Görülüyor
ki, ibâdetlerin, vazîfe olduğuna inanmayan, önem vermeyen (Kâfir) olur.
Bunlara inanıp da, yapmayan kâfir olmaz. Buna (Fâsık) denir.
İslâm bilgilerine îman edip de, elinden geldiği kadar yapan mümine, (Sâlih
Müslüman) denir. Allahü teâlânın rızasını, sevgisini kazanmak için,
şeriate uyan ve bir mürşidi seven Müslümana (Sâlih) denir.
Allahü teâlânın rızasını, sevgisini kazanmış olana (Ârif) veya (Velî) denir.
Başkalarının da, bu sevgiyi kazanmalarına vâsıta olan velîye (Mürşid) denir.
Bu mübârek, seçilmiş insanların hepsine (Sâdık) denir.
Bunların hepsi sâlihdir...
Sâlih mümin Cehenneme hiç gitmeyecektir. Kâfir, muhakkak
Cehenneme gidecektir. Cehennemden hiç çıkmayacak, sonsuz azap görecektir.