''Din düşmanlarının eziyetlerine sabredin''
14/12/2020 Pazartesi Köşe yazarı V.T
"Ey îman edenler! Sabır ve namaz ile Allahü teâlâdan yardım
isteyiniz!"
Nâsırüddîn İbnu'l-Muneyyir hazretleri Mâliki fıkıh ve tefsir âlimidir.
620'de (m. 1223) Mısır’da İskenderiye’de doğdu. Burada Mâliki fakihlerinden
Cemâleddin İbnü'l-Hâcib'den istifade etti ve icâzet aldı. İskenderiye
kadılığına tayin edildi. 683'te (m. 1284) İskenderiye'de vefat etti. Buyurdu
ki:
Sabrın çeşitleri ve her birinin mükâfatı hususunda Kur'ân-ı kerimde nâzil
olmuş birçok âyet-i kerime vardır. Bekara sûresinin yüzyetmişyedinci âyetinde
meâlen: (Yüzünüzü doğu ve batı taraflarına çevirmeniz hayr ve tâat değildir.
Hayr ve tâat, Allahü teâlâya ve âhirete ve meleklere ve Allahü teâlânın
indirdiği kitaplara ve Peygamberlere îman etmektir. Ve Allahü teâlânın [rızası
için] muhabbet ile malını; fakir akrabâsına, fakir yetîmlere ve muhtaçlara,
yolda kalmışlara, [garîb yolculara, misafirlere], isteyen fakirlere ve mükâteb
kölelere [yâni sahibi ile anlaşıp belli bir ücret ödeyince hür olacak kölelere]
ve esîrlere [azâd etmek için] vermektir. Ve [farz] namazları dosdoğru kılmak ve
zekâtını vermek, sözleşmelerinde ahdine vefâ etmek [sözünü yerine getirmek],
fakirlikte, ihtiyaç ve sıkıntı hâllerinde, cihâdda sabretmektir. Ve bu
vasıfları taşıyanlara uymakta sâdık olmaktır. İşte onlar, takvâ sahibi olan
Müslümanlardır) buyurulmuştur.
Âl-i İmrân sûresinin ikiyüzüncü âyetinde ise meâlen: (Ey îman edenler! [Din
düşmanlarının eziyetlerine] sabrediniz. Düşmanlarınızla olan cihâdda üstün
gelmek için, sabır yarışı yapın. Sınır boylarında kâfirlere karşı cihâd için
nöbet bekleyin ve Allahü teâlâdan korkun ki, felâha [kurtuluşa] eresiniz)
buyurulmuştur.
Nahl sûresinin doksanaltıncı âyetinde meâlen (Sabredenlerin ecrlerini
[karşılıklarını] Allahü teâlâ, yaptıkları amelin karşılığı olan sevaptan daha
fazla ve daha güzel olarak elbette verir) buyurulmuştur. Zümer sûresinin onuncu
âyetinde meâlen (Sabreden müminler [kıyâmet gününde] hesapsız mükâfatlara
kavuşurlar) buyurulmuştur.
Bekara sûresinin yüzelliüçüncü âyetinde meâlen (Ey îman edenler! Sabır
ve salât [namaz] ile Allahü teâlâdan yardım isteyiniz. Muhakkak Allahü
teâlâ[nın yardımı] sabreden müminlerle berâberdir) buyurulmuştur.
Ra'd sûresinin yirmiikinci âyetinde meâlen (Onlar, şu kimselerdir ki, Rablerinin rızasını kazanmak için sabrederler. Namazlarını dosdoğru kılarlar. Kendilerine verdiğimiz rızıktan gizli ve âşikâr infâk eder, verirler. Kendilerine kötülük yapanlara, iyilik ederler. O müminler için [amellerine karşılık] âhiret saadeti ve rahat vardır) buyurulmuştur.