İslâmiyet'in yayılmasına hizmet etmek
15/05/2024 Çarşamba Köşe yazarı O.Ü
Sual: İslâm dininin doğru olarak öğrenilmesi ve bu bilgilerin insanlara ulaştırılması konusunda, kadın, erkek her Müslüman sorumlu mudur?
Cevap: Bu konuda İmâm-ı
Rabbânî hazretleri Mektûbât kitabının 1. cilt, 193. mektubunda
buyuruyor ki:
“Bugün Müslümanlar kimsesiz kaldı. Din düşmanları her
taraftan saldırıyor. Bugün, İslâma hizmet için bir lira vermek, başka zaman
verilen binlerce liradan daha çok sevaptır. İslâma yapılacak en büyük hizmet,
Ehl-i sünnet kitaplarını alıp, gençlere dağıtmakla olur. Hangi talihli kimseye
bu hizmeti nasib ederlerse, çok sevinsin, çok şükretsin. İslâma hizmet etmek
her zaman sevaptır. Fakat, İslâmın zayıf olduğu, yalanlarla, iftiralarla,
Müslümanlık yok edilmeye çalışıldığı bu zamanda, Ehl-i sünnet itikadını yaymaya
çalışmak, kat kat daha çok sevaptır. Resulullah efendimiz, Eshâb-ı kiramına
karşı buyurdu ki:
(Siz öyle bir zamanda geldiniz ki, Allahü teâlânın
emirlerinden ve yasaklarından onda dokuzuna uyup, onda birine uymazsanız, helak
olursunuz, azab görürsünüz! Sizden sonra, öyle bir zaman gelecek ki, o zaman,
emirlerin ve yasakların yalnız onda birine uyan kurtulacaktır.)
Hadis-i şerifte bildirilen zaman, işte bu zamandır.
Ehl-i sünnet âlimlerinin kitaplarını, sözlerini yaymak için, keramet sahibi
olmak, âlim olmak şart değildir. Her Müslümanın bunu yapmak için uğraşması
lazımdır. Fırsatı kaçırmamalıdır. Kıyamette her Müslümana, bunu soracaklar,
İslâma niçin hizmet etmedin diyeceklerdir. Özür, bahane, kabul edilmeyecektir.
Peygamberler, insanların en üstünleri iken, hiç rahat oturmadı. Allahü teâlânın
dinini yaymak için, gece gündüz uğraştılar. Bu yolda çalışırlarken, Allahü
teâlâ da, bunlara yardım eder, mucize yaratırdı. Bizim de, Ehl-i sünnet
âlimlerinin kitaplarını, sözlerini yaymamız ve Müslümanlara iftira edenlerin,
yalancı olduklarını, gençlere, dostlara bildirmemiz lazımdır. Bu yolda malı,
kuvveti, mesleği ile çalışmayanlar, azabdan kurtulamayacaklardır. Bu yolda
çalışırken, sıkıntı çekmeyi büyük saadet, büyük kazanç bilmelidir.
Peygamberler, Allahü teâlânın emirlerini bildirirken, çok sıkıntı çekerlerdi.
Onların en üstünü olan Muhammed aleyhisselam;
(Benim çektiğim eziyet
gibi, hiçbir Peygamber eziyet görmedi) buyurdu.”