Takvâ sâhibi kullar öfkelenmez!
16/04/2022 Cumartesi Köşe yazarı A.U
Abdülazîz
Dehlevî hazretleri, bir gün sevdiklerine; “Öfke, aklı örter” buyurur.
Ve şu menkıbeyi
anlatır:
Hükümdar Me'mun, eve
gelir.
Ve emreder hizmetçiye:
“Bana yemek getir!”
Hizmetçi çorbayı
getirirken düşer.
Ve çorba Sultanın
üzerine dökülür.
Hükümdar fenâ
hiddetlenir!
Hizmetçiye bağırır,
çağırır!
Hattâ dövmek için
fırlar ayağa!
Ancak hizmetçi
akıllıdır.
Güler yüzle Ona dönüp;
“Bir dakîka Sultânım,
acele etmeyin. Dînin emri üzere amel edin!” der.
Hükümdar indirir
elini.
Hizmetçi bu sefer;
“Bakın efendim, Hak
teâlâ; (Takvâ sâhibi kullar öfkelenmezler) buyuruyor” der.
Sultan, teskîn olur ve
der ki:
“Peki, ben de
öfkelenmiyorum.”
Böyle der ve yerine
oturur.
Vazgeçer dövmekten.
Hizmetçi, bu kere;
“Sultânım, âyetin devamı
var. Allahü teâlâ; (Onlar kusurları affederler) buyuruyor”
der.
Hükümdar az daha
yumuşar.
“Peki, ben de seni
affettim” der.
“Sultânım, iş bitmedi.
Hak teâlâ; (Biz, ihsân edenleri çok severiz) buyuruyor” der.
Sultan başlar gülmeye.
Bir kese (altın) getirtir.
Verir hizmetçisine...