Kaç çeşit kul hakkı vardır?

16/09/2020 Çarşamba Köşe yazarı H.Y

Bir kimseden haksız olarak alınan bir kuruşu, sahibine geri vermek, yüzlerle lira sadakadan kat kat daha sevaptır.

 

Kul hakları -3-

Hadis-i şerifte buyuruldu ki: (Kibri, hıyaneti ve kul borcu olmayan mümin, Cennete girer.) [Nesai]

Kul hakları beş türlüdür. Bunlar; malî, nefsî, ırzî, mahremî ve dînî haklardır.

1. Malî olan kul hakları: Hırsızlık, gasp, aldatarak, yalan söyleyerek mal satmak, sahte para vermek, başkasının malına zarar vermek, yalancı şahitlik, rüşvet almak gibi. Bu haklar için sahibi ile helalleşmek gerekir. Dünyada helalleşmezse, ahirette sevapları ona verilerek helalleştirilecektir. Mal sahibi ölmüş ise, vârisine ödenir. Vârisi yoksa veya mal sahibi bilinmiyorsa, sâlih bir fakire hediye olarak verilip, sevabı sahibine gönderilir. Sâlih fakir yoksa, İslamiyet'e hizmet eden hayır kurumlarına, vakıflara verilir. Kendi sâlih akrabasına, fakir olan ana babalarına, çocuklarına hediye olarak vermesi de caiz olur. Bunları yapmak imkânını bulamazsa, mal sahibinin ve kendisinin affolunmaları için dua eder. Kâfirin hakkı için de, onunla helalleşmek gerekir. Gönlü alınmazsa, âhirette affolunması, çok güç olur.

2. Nefsî, yani hayati günah olan kul hakları: Adam öldürmek, bir uzvunu kesmek, sakat bırakmak gibi şeylerdir. Önce tevbe eder. Adam ölmüş ise, velisi ile helalleşmek gerekir. Velisi isterse affeder. İsterse belli bir mal ister. İsterse, mahkemeye verip, hâkimden cezalandırılmasını ister. İslâmiyette kan davası yoktur.

3. Irza dokunan kul hakları: Dedikodu, iftira, alay, sövmek gibi haysiyetle, şerefle ilgili şeylerdir. Tevbe etmek ve helalleşmek lazımdır. Bunlarda vârisleri ile helalleşmek olmaz.

4. Mahremî olan kul hakları: Başkasının çoluk çocuğuna hıyanet etmek gibi şeylerdir. Tevbe ve istiğfar eder. Fitne çıkmak ihtimali yoksa, sahibi ile helalleşir. Fitne ihtimali varsa helalleşmek yerine, ona dua eder ve onun için sadaka verir. Yaptığı ibadetlerin sevaplarını ona bağışlar. Fitne ihtimali olunca, helalleşirken işlediği günahları bildirmeyip, bendeki bütün haklarını affet demekle yetinir.

5. Dînî olan kul hakları: Akrabasına ve emri altında olanlara doğru din bilgisi vermeyi terk etmek, insanların din bilgisi öğrenmelerine ve ibadetlerine mâni olmak, onlara kâfir, fâsık demek. Bid’at çıkarıp veya mevcut bid’atleri savunup Müslümanların yanlış inanmalarına ve yanlış ibadet etmelerine sebep olmak. Açıktan oruç yiyerek veya açıktan başka haram işleyerek kötü örnek olmak. Bu günahlar için de tevbe etmek, hak sahipleri ile helalleşmek gerekir.

Bir kimseden haksız olarak alınan bir kuruşu, sahibine geri vermek, yüzlerle lira sadakadan kat kat daha sevaptır. Kul hakkını, Allahü teâlânın hakkından önce ödemek gerekir...