Dinimizi doğru öğrenmek için

18/02/2019 Pazartesi Köşe yazarı O.Ü

Dinini, imanını kurtarmak için çare arayanın, Ehl-i sünnet âlimlerine başvurması lazımdır.
 
Sual: Bir kimse, dinini doğru olarak öğrenmek için kime veya nereye müracaat etmesi gerekir?
Cevap: Hasta olan bir kimse, polise, avukata, öğretmene değil, o hastalığın mütehassısı olan bir doktora başvurur. Dinini, imanını kurtarmak için çare arayanın da, avukata, öğretmene değil, din mütehassısı olan Ehl-i sünnet âlimlerine başvurması lazımdır.
Din âlimi olmak için de, zamanın fen bilgilerini iyi bilmek, ayrıca ihtisası olmak, Kur'ân-ı kerimi ve manalarını ezberden bilmek, binlerce hadîs-i şerifi ve manalarını ezbere bilmek, İslâmın yirmi ana ilminde mütehassıs olmak ve bunların kolları olan seksen ilmi iyi bilmek, bu ilimlerde ictihad derecesine yükselmek, dört mezhebin inceliklerini kavramış olmak, tasavvufun en yüksek derecesi olan Vilâyet-i hassa-i Muhammediyye denilen olgunluğa erişmiş olmak lazımdır.
Kendi hastalığını ve kalbindeki hastalığın ilacını bilmeyen cahillerin hadîs-i şeriflerden kendine uygun olanları seçip alması imkânsız gibidir. İslâm âlimleri, kalp, ruh mütehassısları olup, herkesin bünyesine uygun ruh ilaçlarını, hadîs-i şeriflerden seçerek söylemişler ve yazmışlardır. Peygamber efendimiz, dünya eczanesine yüz binlerce ilaç hazırlayan baştabip olup, evliya ve âlimler de, bu hazır ilaçları, hastaların dertlerine göre dağıtan, emrindeki yardımcı tabipler gibidir. Hastalığımızı bilmediğimiz, ilaçları tanımadığımız için, yüz binlerce hadîs-i şerif içinden, kendimize ilaç aramaya kalkarsak allergie, aksi tesir hasıl olarak, cahilliğimizin cezasını çeker, fayda yerine zarar görürüz. Bunun için hadîs-i şerifte;
(Kur'ân-ı kerimden kendi aklı ile kendi düşüncesi ve bilgisi ile mana çıkaran [din büyüklerinin, Peygamber efendimizden ve Eshâb-ı kiramdan alarak yaptıkları tefsirlere aykırı uydurma tefsir yazan] kâfir olur) buyuruldu.
Mezhepsizler, bu inceliği anlayamadıkları için;
“Herkes Kur'ân ve hadîs okumalı, dinini bunlardan kendi anlamalı, mezhep kitaplarını okumamalıdır” diyerek, Ehl-i sünnet âlimlerinin kitaplarının okunmasını yasak ediyorlar. Bu kitaplardaki bilgilere, Allahü teâlâya inanmamaktır, Ona ortak koşmaktır, diyecek kadar sapıtıyorlar. Böylece insanların İslâm dininin tam esasını öğrenmelerine mâni oluyor ve fayda yerine zarar veriyorlar.