"Her kim o kitabı inkâr ederse!.."
18/02/2020 Salı Köşe yazarı V.T
“Öyle âyet-i kerîmeler indirmekteyiz ki, müminler için şifâ ve rahmettir."
Dursun Efendi Osmanlı âlimlerindendir. Taşköprü kasabasındandır. Doğum
târihi bilinmemektedir. 966 (m. 1558) senesinde İstanbul’da vefât
etti. Bir müddet zamanının büyük âlimlerinin hizmetinde bulundu. İlim
öğrenmeye çok kabiliyetli idi. Çeşitli medreselere müderris tayin
edildi. Tefsîr, Hidâye ve İbn-i Melek kitapları üzerinde risaleler
yazdı. Buyurdu ki:
Allahü teâlâ, Bekâra sûresi 154. âyet-i kerîmede meâlen; (Allah yolunda
öldürülenlere, “Onlar ölülerdir” demeyin. Hakîkatte onlar diridirler. Fakat siz
anlayıp bilemezsiniz) buyurdu.
Allahü teâlâ, Âl-i İmrân sûresinin 135. âyet-i kerîmesinde,
meâlen; “Ve bir günah işledikleri veya nefslerine zulmettikleri zaman,
Allahü teâlânın va’îd ve ıkâbını anarak günahlarından tövbe ederler (ve
günahları ancak Allahü teâlânın bağışlayacağını bilirler), hem de
yaptıkları günâha bile bile ısrar etmezler (ve onlar, ısrârın cezasının,
günahın cezasından daha çok olduğunu bilirler)” buyurdu.
Allahü teâlâ, Kehf sûresinin 46. âyet-i kerîmesinde meâlen; “Mal ve
çocuklar, dünyâ hayâtının süsleridir. Sonsuz kalıcı olan iyi işlerin sevapları,
Rablerinin yanında daha iyidir” buyurdu. Allahü teâlâ, Ra’d sûresi 21.
âyet-i kerîmede meâlen; “Ve onlar ki Allahü teâlânın gözetilmesini
emrettiği hakları gözetirler. (Akrabalık bağını kırmazlar, müminlere
dostluk gösterir, birlik olurlar, kul haklarını gözetirler, Allahü teâlânın
bütün kitap ve peygamberlerine îmân ederler) Rablerinden korkarlar (nehyedilen
şeylerden sakınırlar ve) fenâ hesaptan korkarlar” buyurdu.
Allahü teâlâ, Âl-i İmrân sûresinin 196. âyet-i kerîmesinde
meâlen; “Allah yolunda şehîd olanları ölü sanmayınız! Onlar
diridirler!” buyurdu.
Allahü teâlâ, Bekâra sûresi 121. âyet-i kerîmede meâlen; “Kendilerine
kitap verdiğimiz kimseler, o kitabı, hak olduğunu bilerek okurlar. İşte onlar,
tahrif yapmaksızın kitaplarına îmân edenlerdir. Her kim de kitabı inkâr eder ve
değiştirirse, onlar dinlerinde ziyan edenlerdir” ve İsrâ sûresinin 45.
âyet-i kerîmesinde meâlen; “Sen Kur’ân-ı kerîmi okuduğun zaman, biz,
seninle âhirete inanmayanların arasına görünmez bir perde
çekeriz.” (Böylece seni göremezler ve sana bir zarar yapamazlar) buyurdu.
Aynı sûrenin 82. âyet-i kerîmesinde meâlen; “Biz Kur’ân-ı kerîmde öyle
âyet-i kerîmeler indirmekteyiz ki, müminler için şifâ ve rahmettir (ki,
dinlerine kuvvet ve menfâat verir). Zâlimlerin de ancak sapıklığını
arttırır” buyuruldu.