Dört türlü zekât malı vardır
18/04/2022 Pazartesi Köşe yazarı O.Ü
Uşur vermek, Kur’ân-ı
kerimde, En'âm suresinin 141. âyetinde emredilmiştir.
Sual: Nelerden, hangi
mallardan zekât verilir daha doğrusu neler zekâta tabidir?
Cevap: Dört mezhepte de
dört türlü zekât malı vardır ki bunlar:
1-Senenin ekseri
zamanında, çayırda parasız otlayan dört ayaklı hayvanlar.
2-Altın ile gümüş.
Dürr-ül-müntekâda deniliyor ki:
“Altın ile gümüşün
oniki ayardan yukarısı, para olarak, kadınların süsü gibi helal olarak,
erkeklerin altın yüzük takması gibi haram olarak kullanılsın, ev, yiyecek,
kefen satın almak için saklanılsın, kılınç ve altın diş gibi ihtiyaç eşyası
olsalar da, zekât nisabının hesabına katılacaklardır.”
3-Ticaret için alınıp,
ticaret için saklanılan ticaret eşyası. İbni Âbidînde deniyor ki:
“Eşyanın ticaret
niyeti ile satın alınması lazımdır. Uşur vermesi lazım gelen topraklardan hasıl
olan ve miras olarak ele geçen veya hediye, vasiyet gibi kabul edince mülk olan
şeylerde, ticarete niyet edilse de, bunlar ticaret malı olmaz. Çünkü ticaret
niyeti, alışverişte olur. Mesela, tarlasından buğday alıp uşrunu veren veya
mirastan eline mal geçen kimse, satmak niyeti ile saklasa, nisap miktarından
fazla olsa ve bir seneden fazla kalsa, zekâtlarını vermek icap etmez.”
Satmak için satın
aldığı buğdayı tarlasına ekse veya ticaret için aldığı hayvanı, kumaşı kendi
kullanmaya niyet etse, ticaret malı olmaktan çıkarlar. Sonra bunları satmaya
niyet ederse, ticaret malı olmazlar. Bunları satınca veya kiraya verince, eline
geçen mal ticaret malı olur. Kullanmak için satın aldığı malı, aldıktan sonra
ve miras olarak eline geçeni veya hediye, vasiyet, sadaka gibi kendinin kabul
etmesi ile malik olduğu malı alırken veya tarlasından aldığı buğdayı satmaya
niyet etse, ticaret malı olmazlar. Bunları satsa ve satarken bedellerini
ticarette kullanmaya niyet etse, bu bedelleri ticaret malı olurlar. Çünkü
ticaret bir iştir. Yalnız niyet ile olmaz, başlamak da lazımdır. Ticareti terk
etmek ise, yalnız niyetle olur.
4-Yağmur suyu veya nehir, dere suyu ile sulanan bütün topraklardan çıkan şeylerdir. Bunların zekâtına uşur denir. Uşur vermek, Kur’ân-ı kerimde, En'âm suresinin 141. âyetinde emredilmiş, onda birinin verilmesi de hadis-i şerifte bildirilmiştir. Uşur, mahsulün onda biridir. Kul borcu olan, borcunu düşmez, uşrunu tam verir.