Allah dostlarını üzmek!..
19/02/2025 Çarşamba Köşe yazarı A.U
Şeyh Sinan Efendi “rahmetullahi aleyh”, Manisa’da yaşayıp,
orada vefât eden erenlerdendir...
Allah
dostu bir velîdir.
Edepsizin
biri, sözleriyle üzerdi bu Allah dostunu.
Zîra
tanımıyordu onu.
Yakınları,
o adama;
“O
hakâret ettiğin zât kimdir biliyor musun?” dediler.
Adam
da umursamaz bir tavırla cevap verdi:
“Bilmiyorum,
kimmiş?”
Yakınları;
“O,
Allah’ın velî bir kuludur. Allah dostlarını üzmek hayır getirmez. Gel vazgeç bu
işten, yoksa pişmân olursun!” dediler.
Lâkin
o, nasipsizdi.
Devam
etti üzmeye.
Şeyh
Sinan hazretleriyse onun bu yaptıklarına hiç kızmaz, üstelik duâ ederdi onun
için.
Nitekim
bir gün;
“Yâ
Rabbî!.. O kuluna hidâyet ver. Onu iki cihanda azîz, kıymetli eyle” diye duâ etti...
Oradakiler
şaşırdılar!
Ve bu
büyük velî zâta;
“Efendim,
o size hakâret ediyor, sizse ona duâ ediyorsunuz, nedir hikmeti?” diye
sordular.
Büyük
zât da;
“Herkes
yanında olandan verir. Merak etmeyin. O yakında pişmân olup tövbe eder” buyurdu.
Bir
müddet geçti.
Dediği
gibi oldu.
Adam
pişmân oldu bu yaptıklarına.
Edeple gelip özür diledi. Dahası, bu zâtın “talebesi” olmakla
şereflendi...
