"Bilmiyorlar, bilselerdi böyle yapmazlardı!.."
19/03/2020 Perşembe Köşe yazarı S.A
"Ya Rabbi! Bunlar bilmiyorlar, bilselerdi böyle yapmazlardı. Belki
ileride bu inatlarından vazgeçer ve imanla şereflenirler..."
İçinde bulunmakla şereflendiğimiz receb ayının 27. gecesi, yani önümüzdeki
cumartesiyi pazara bağlayan gece (21 Mart) mübarek Mirâc Kandilidir...
Mirâc merdiven demektir. Resulullahın göklere çıkarıldığı, bilinmeyen
yerlere götürüldüğü gecedir.
İnsanlar, aciz yaratıldığı için, bir yerden medet ummaya, bir yerden güç
almaya mecburdur. Başka türlü sıkıntı veren hadiselere, hastalıklara karşı
direnemez.
Rabbimiz bu ihtiyacımızı bildiği için bize Peygamberler (aleyhimüsselam)
gönderdi. Gerçek ve hak olan mabudumuzu bizlere bildirdi. En son olarak da
yaratılmışların en şereflisi olan Muhammed
aleyhisselamı gönderdi. Taşlardan, ağaçlardan meydana getirilen cansız
varlıkların ilâh olamayacağını, onlardan hiçbir zaman iyilik ve kötülük meydana
gelmeyeceğini çok açık bir dille onlara anlattı... Dünyanın en şefkatli
kalbine sahip olan Sevgili Peygamberimiz, putlara tapanların sonunun Cehennem
olacağını biliyor ve onlara acıyordu. Fakat onlar kendilerine acımıyorlardı.
Gece ve gündüz durmadan kavmini hidayete davet ediyordu.
Dokuz senede çok az sayıda kimse Müslüman olmuştu. Mekke halkı iman
etmiyor, edenlere de vahşice işkence yapıyorlardı... Kureyş kâfirlerinden artık
ümit kesilmişti. Civar illere gidip belki onların ateşten kurtulmalarına vesile
olabilirim düşüncesiyle Resûl-i ekrem, hicretten bir yıl önce yanlarına Zeyd
bin Harise'yi de alarak Taif'e gitti... Taif halkına bir müddet nasihat
etti. Hiç kimse iman etmedi. Kalpleri çok kırılmıştı, çok üzgün
idiler. Hava da çok sıcaktı; biraz dinlenmek için yolun kenarına
oturdular. Peygamberimiz aleyhisselam; "Ey Rabbim! Sen benden razı
isen, başıma gelenler önemli değildir" diye dua etti.
Cebrâil aleyhisselam geldi, Rabbimizin selamını getirdi ve dedi ki: "İman
etmeyen kavimlerin tamamı helâk oldular. Habibim isterse kendisi ile beraber
iman edenler çıksın! Ben dağlara hükmeden meleklere emrederim, etraftaki iki
dağı birleştirir ve hepsini yok ederler."
Âlemlere rahmet olarak gönderilen Sevgili Peygamberimiz buna razı olmadı.
Dedi ki:
"Hayır ya Rabbi! Bunlar bilmiyorlar, bilselerdi böyle yapmazlardı.
Belki ileride bu inatlarından vazgeçer ve imanla şereflenirler. Olabilir ki,
bunların zürriyetinden dinimize hizmet eden bir nesil meydana gelir..."
Öyle de oldu... Eshab-ı kirâmın sayısı 150 bin civarında oldu. Onlardan
sonra Tâbiinden de büyük âlimler, büyük mücâhidler meydana geldi ve mukaddes
dinimizi bize kadar ulaştırdılar...
Hepinizin Mirac Kandilini şimdiden tebrik ediyorum efendim...