Allah için sevmek ve Allah için buğzetmek
19/03/2022 Cumartesi Köşe yazarı A.D
Hadis-i şerifte
buyuruldu ki: "İbadetlerin en kıymetlisi, Allah için sevmek ve Allah için
düşmanlıktır." [Ebu Davud]
Hubb-i fillah buğd-i
fillah; (sevdiklerini sırf Allah rızası için sevmek, düşmanlık ettiklerine de
sırf Allah rızası için düşmanlık etmek) demektir. Hadis-i şerifte buyuruldu ki:
(İbadetlerin en kıymetlisi, Allah için sevmek ve Allah için düşmanlıktır.) [Ebu
Davud]
Büyük İslâm âlimi
Hüseyin Hilmi Işık (kuddîse sirrûh) Efendi bu hususta buyurdu ki:
"Ehl-i sünnet
itikadı ve dinimizi öğrendiğimiz zatın Allah adamı olduğuna inanmak nimeti, çok
büyük bir nimettir. Bu çok kıymetli cevher, ancak kıymetli insanlara nasip
olur. Fakat bu iman nimetinin kıymeti bilinmezse çok tehlikelidir. Allahü
teâlâ, mealen (Kıymetini bilmezseniz elinizden alırım. Ondan sonra size
çok acı azap ederim) buyuruyor. Bu nimetin kıymetini bilmenin yolu,
birbirimizi sevmektir...
Ben her şeyi Efendi
hazretlerinden (Abdülhakîm Arvâsî) öğrendim. En mühimi de, 'kim
sevilir, kim sevilmez' bunu öğrendim o
mübarekten... Birbirimizi Allah için seveceğiz, birbirimizin kalbini
kırmaktan korkacağız, titreyeceğiz; hatâlarımızı görmeyeceğiz
kardeşim... Zâten müminin kalbini kırmak, mümini incitmek harâmdır. Hele
hele darılmak, münâkaşa etmek, Allah muhâfaza etsin, çok tehlikelidir...
Fitneden sakınacağız.
Fitnenin sebepleri var. Fitne demek; Müslümana zarar gelmesi demektir. Birinci
sebep, Müslümanların birbirine sevgisinin azalması; fitne çıkmaması için
birbirimizi çok seveceğiz. Sevgimizi de bildireceğiz.
En korktuğumuz şey,
îmânsız olmak. Çünkü insan bilemez îmânsız olup olmadığını. Îmânlıyım der,
ama îmân gitmiş, haberi yok. Bu îmânın devâmı, hubb-i fillaha ve
buğd-i fillaha bağlıdır.
Birlik ve beraberliğe
dikkat etmeli, çünkü bir hadis-i şerifte, (İnsanın kurdu şeytandır.
Şeytan aynı inançta olanların arasına giremez. Farklı inançta olanların arasına
girip onları parçalar, dağıtır) buyurulmuştur.
Şunu çok iyi idrak
edelim ki; Allah için sevmek, Allah için buğzetmek, dinimizin
temelidir. Eğer din büyüklerini sevenler birbirini sevmezse, o büyüklerden
feyiz gelmez. Büyükleri sevdiğini söyleyen kimse, onların sevdiklerini
sevmeyip, sevmediklerini seviyorsa, sözünde yalancıdır. Bir Müslümanda hubb-i
fillah ve buğd-i fillah olmasının bir alameti vardır: Eğer o Müslümanı,
Müslümanlar seviyorsa, onda hubb-i fillah vardır. Eğer münafıklar sevmiyorsa,
onda buğd-i fillah vardır...
Günâhsız insan olmaz, kusursuz insan olmaz. İşte onun için birbirimizin kusurlarını görmeyeceğiz, iyiliklerini göreceğiz. Müslümânlık budur, kardeşlik budur..."
