Pîrimiz hayâttadır
19/08/2021 Perşembe Köşe yazarı A.U
Vaktiyle Derviş
Bey diye biri, Müküs kaymakamıydı.
Bir gün bir suç
işledi.
Erzincan müşîri de,
onu azletti.
Ve hapsedilmesi için
emir verdi.
Derviş Bey çâresizdi.
Seyyid Fehîm
hazretlerine gidip;
“Efendim, vazîfeden
alındım ve hapsedileceğim. Erzincan müşîrine bir mektup yazsanız da beni
affetse” diye arz etti.
Seyyid Fehîm de;
“Pîrimiz Seyyid Tâhâ
hayâtta.
Ona arz eyle, o
hâlleder” dedi.
Derviş Bey Nehri'ye
koştu.
Ve arz etti bunu o
büyüğe.
Seyyid Tâhâ
hazretleri;
“Üzülme işin hâllolur” buyurdu.
Müşîre mektup yazıp,
ona verdi.
Derviş Bey mektûbu
aldı.
Ve acele Erzincan’a
vardı.
Vakit gece yarısıydı.
Şimdi bir otele
ineyim, mektûbu yârın arz ederim" dedi.
Ve en yakın bir otele
yaklaştı.
Kapıda iki memur
bekliyordu.
Meğer her otelin
önünde, iki memur bekliyormuş kendisini.
Sordu memurlar:
“Derviş Bey siz
misiniz?”
“Evet, benim.”
“Buyurun, müşîr sizi
bekliyor”
Müşîr, Derviş Bey’e
sarılıp;
“Seyyid Tâhâ, sekiz
gecedir rüyâma giriyor ve (Sana, sevdiğim birini gönderiyorum, işini
hâllet) diye emrediyor” dedi.
Ve mektûbu aldı.
Açıp, hürmetle okudu.
Saygıyla öpüp, sürdü
yüzüne.
Gönderdi onu eski vazîfesine.