Gayr-i müslimlerin âdetlerini yapmak
20/01/2024 Cumartesi Köşe yazarı O.Ü
Sual: Gayr-i müslimlerin kullandıkları eşyaları, aletleri kullanmanın ve âdetlerini yapmanın bir mahzuru var mıdır?
Cevap: Bu konuda İbni Âbidînde buyuruluyor ki:
“Kâfirlerin yaptıkları ve kullandıkları şeyler iki kısımdır:
Birisi, âdet olarak, yani her memleketin âdeti olarak yaptıkları şeylerdir.
Bunlardan, haram olmayıp, insanlara faydalı olanları yapmak ve kâfirlere
benzemeyi düşünmeyerek kullanmak günah değildir. Pantolon, fes ve çeşitli
ayakkabı, çatal, kaşık kullanmak, yemeği masada yemek ve herkesin önüne
tabaklar içinde koymak ve ekmeği bıçak ile dilimlere ayırmak ve çeşitli eşya ve
aletleri kullanmak, hep âdete bağlı şeyler olup mubahtırlar. Bunları kullanmak,
bidat, günah olmaz. Resulullah efendimiz papazların kullandığı ayakkabıyı
kullanmıştır. Bunlardan, faydalı olmayanları, çirkin ve kötülenmiş olanları
kullanmak, yapmak haram olur. Birgivî Vasiyetnamesinde deniyor ki:
Kâfirlerin kullandıkları şeylerin ikinci kısmı, ibadet olarak yaptıkları ve
kâfirlik alameti olan ve İslamiyeti inkâr etmek ve inanmamak alameti olan ve
tahkir etmemiz vacip olan şeylerdir ki, bunları yapan ve kullanan kâfir olur.
Bunlar, ölümle veya bir uzvun kesilmesi ile veya bunlara sebep olan, şiddetli
dayak, hapis, bütün malını almak ile tehdit edilmedikçe kullanılamaz. Bunlardan
meşhur olanlarını bilmeyerek veya şaka olarak veya herkesi güldürmek için yapan
da, kâfir olur. Mesela, papazların ibadetlerine mahsus şeyi kullanmak küfür
olur. Buna Küfr-i hükmî denir.”
Din düşmanları, kâfirlerin âdetlerini, bayramlarını, Müslüman âdeti,
Müslümanların mübarek günü diyerek, Müslümanları aldatmaya uğraşıyorlar.
Müslümanların Noel ve Nevruz gibi günlerde bayram yapmalarını istiyorlar.
Müslümanlar bunlara aldanmamalı, işin aslını, güvendikleri Müslümanlara, dinini
bilenlere sorup öğrenmelidir. Bugün bütün dünyada, gerek imanı ve küfrü
tanımakta, gerekse ibadetleri doğru yapmakta, cahillik özür değildir. Meşhur
olan din bilgilerini bilmediği için aldanan, Cehennemden kurtulamayacaktır.
Allahü teâlâ, bugün, dinini dünyanın her tarafına duyurmuştur. Bunları, lüzumu
kadar öğrenmek farzdır. Öğrenmeyip cahil kalan farzı terk etmiş olur. Öğrenmeye
lüzum görmeyen, ehemmiyet vermeyen kâfir olur.