Milletimize has hasletler...
20/01/2025 Pazartesi Köşe yazarı R.A
“Türk milleti, en az bin yıldan beri İslâm ile müşerref olmuş, İslâmiyeti
en doğru tarzda anlayan, yaşayan ve bu sâhada söz sâhibi olan bir
millettir..."
Şüphesiz ki, ilme, irfâna, eğitime, Türk fikir
hayâtına ve kültürüne yaptığı önemli katkıları bilinen ve eserleriyle birçok
temiz gencin yetişmesini sağlayan, onları millete, memlekete ve devlete
hizmet yoluna yönlendiren merhûm pedagog, psikolog ve sosyolog Seyyid
Ahmed Arvâsî hocamızı, doğru bir şekilde tanımak ve
tanıtmak bir bahtiyârlıktır.
Seyyid Ahmed Arvâsî bey, her zaman, her yerde,
herkese, özellikle milletimize, memleketimize, Türk âlemine ve bütün İslâm
âlemine lâzım olan gıdâ gibi bir insan idi.
Sevgili Peygamberimizin mübârek torunlarından,
mütefekkir, ilim ve gönül ehli, büyük eğitimci ve da’vâ adamı Seyyid Ahmed
Arvâsî Hocanın akıl, zekâ, ilim ve fehmi derin; îmânı kuvvetli; millet ve
memleket sevgisi engin; milletin birliği ve memleketin dirliği için olan
gayretleri; iyi bir gençlik yetişmesi için olan çabaları ve Türk devletinin
gelişmesi, bütünlüğü ve kıyâmete kadar devâm etmesi için taşıdığı aşk ve şevk
de çok büyüktü.
Büyük pedagog ve sosyolog, Seyyid Ahmed Arvâsî bey, vefâtından
takrîben 6 ay önce, 18-22 Haziran 1988 târihleri arasında yapılan 12.
Millî Eğitim Şûrası’nda târihî bir konuşma yapmıştır; bir yerinde
demiştir ki:
“…Bundan tam 1366 yıl önce, şanlı ve sevgili
Peygamberimiz Hazret-i Muhammed -ona binlerce selâm olsun- Medine-i
Münevvere’de ilk İslâm devletini kurdu. Müslümânların yanında, Ehl-i
kitâbın da haklarını savundu. Zulüm, cinâyet, haksızlık sona erdi. Irk, cins,
soy farkı gözetmeksizin bütün inananları kardeş ilân etti. Muhâkeme usûlünü
getirdi, Ehl-i kitâba dîn hürriyeti verdi. Müslümânlar için tanınan garantileri,
onlar için de kabûl etti. Birleşmiş Milletlerden tam 14 asır önce,
insan hakları konusunda bu derece, bu biçimde ve yazılı olarak ortaya konmuş
başka bir belge yoktur. Bütün beşeriyet, şânlı ve şerefli
Peygamberimizin başarısını görmek ve ayakta alkışlamak zorundadır.” (Salon
ayaklanıp coşmuş, ortalık alkışlarla inlemiştir.)
***
Merhûm Seyyid Ahmed Arvâsî beyin
inancı, fikrî yapısı, düşüncesi, tesbîtleri, fikriyâtı, arzûları, temennîleri,
ümîdleri ve hedefleri, günümüz gençliği için de çok mühimdir. O demektedir ki:
“…Türk milleti, en az bin yıldan beri İslâm ile
müşerref olmuş, İslâmiyeti en doğru tarzda anlayan, yaşayan ve bu sâhada söz
sâhibi olan bir millettir.
Bağrından İmâm-ı A’zam’lar, İmâm-ı Mâtürîdî’ler,
İmâm-ı Gazâlî’ler, İmâm-ı Birgivî’ler, Ahmed İbn-i Kemâl Pâşâ’lar, Mollâ
Fenârî’ler, Ebussuûd Efendi’ler…gibi [sayfalarca
sayabileceğimiz] daha nice dîn âlimlerini çıkarmıştır.
Yine Türk milleti, Mevlânâ Celâleddin-i Rûmî, Hoca
Ahmed Yesevî, Hâcı Bektâş-ı Velî, Hâcı Bayrâm-ı Velî, Yûnus Emre gibi nice
tasavvuf büyüklerini yetiştirmiştir.
Milletimiz, büyük ve
târîhî bir kitaplığa ve “bid’âtsız” bir dîn kültürüne sâhiptir. İslâm
dünyâsının bütün kaynakları en sağlam belgeleriyle elimizdedir…”
![](/content/images/ikonlar/Kardes_Sayfa4.jpg)