Dört Büyük Halîfe’nin İslâma hizmetleri...
20/02/2019 Çarşamba Köşe yazarı H.Y
Peygamberimizin (sallallahü aleyhi ve sellem) vefatından sonra O’nun dört halîfesi, İslamiyeti her yere yaydılar. Allahü teâlâ onları korudu ve kuvvetlendirdi.
Edep ve nezaket medeniyeti -34-
Dört Halîfe Devri (m. 632-661), Resûlullah Efendimizin zaman-ı saadetlerinden sonra İslâmî faziletlerin yaşandığı “Altın Çağ” olarak kabul edilir. Peygamberimizin (sallallahü aleyhi ve sellem) vefatından sonra O’nun dört halîfesi, İslamiyeti her yere yaydılar. Allahü teâlâ onları korudu ve kuvvetlendirdi. Bunlar âyet-i kerîme ve hadîs-i şerîflerden manalar çıkarıp, İslam devlet sistemini kurdular, bunu her yere yaydılar ve yerleştirdiler.
Dört halîfe devrinde İslâm orduları Kuzey Afrika, Kıbrıs, Suriye, Anadolu, Irak, İran içlerine seferler yaptı. Buralarda pek çok ülke ve şehir fethederek, İslâmiyeti insanlara ulaştırdılar.
Ebû Bekir “radıyallahü anh” zamanında Müslümanlar, Arabistan yarımadasından dışarı çıktı. Yarımadada hâsıl olan karışıklıkları düzeltti. Mürtedlerin/İslam dininden ayrılanların terbiyesi ile uğraştı. Resûl-i Ekrem efendimiz âhireti teşrif buyurunca, yarımadada karışıklıklar çıktı. Ebû Bekir "radıyallahü anh" bunları düzeltip, vakt-i saadette olduğu gibi, birliği temin etti...
Ömer “radıyallahü anh” halîfe olunca, öyle bir hutbe okudu ki; Eshâb-ı kirâm "aleyhimürrıdvan" ölünceye kadar cihâd ve gaza etmeye söz verip hepsi bunda ittifak etti. Halîfenin gösterdiği şekilde ordular kurulup, Müslümanlar, yerlerini, yurtlarını terk ile Arabistan'dan çıkıp, her tarafa yayıldı. Gidenlerin çoğu, geri dönmeyip, gittikleri yerlerde, ölünceye kadar cihâd etti. Böylece, az vakitte çok memleket alındı. O vakit, iki büyük devlet vardı. Biri Rum İmparatorluğu, diğeri İran devleti idi. Ehl-i islâm, ikisine de galip geldi. Hele Acem devleti, büsbütün ortadan kalktı. Memleketlerinin hepsi, Müslümanların eline geçti. Halkı, Müslüman olmakla şereflendi...
Osman “radıyallâhü anh” halife iken, idarî, siyasi ve askerî bakımdan büyük başarılar gösterdi. Hazret-i Ebû Bekr'in topladığı bir Mushaf-ı şeriften altı nüsha daha yazdırıp, altı vilâyete gönderdi. Onun zamanında Horasan, Hindistan, Mâverâünnehr, Semerkand, Kıbrıs, Kafkasya, Afrika’nın birçok yerleri ve Endülüs fethedildi. Osman-ı Zinnûreyn "radıyallâhü anh", Hicaz'daki ve Irak'taki bakımsız yerleri, güvendiği kimselere, yakınlarına verip, zirâat âletleri de temin ederek çalıştırdı, millete çok toprak kazandırdı. Kanallar açtırdı. Arabistân'ın kuru toprakları Onun zamanında en bereketli yerler gibi olmuştu...
Alî “radıyallâhü anh” zamanı da diğer üç halifenin zamanları gibi İslâma ve Müslümanlara hizmet ile geçti. Fakat Onun zamanında fitneler ve ayrılıklar çoğaldığından, diğer halîfeler zamanındaki gelişmeler kadar olamadı...