Kurban ve vacib olma şartları...
21/02/2020 Cuma Köşe yazarı V.T
Bayramın birinci günü zengin veya fakîr ve mukîm
veya seferî olmaya bakılmaz.
Kethüdâzâde Arif Efendi Osmanlı fıkıh âlimidir. 1184 (m. 1771)’de
İstanbul'da doğdu. Babası Reîsül-ulemâ Mehmed Sâdık Efendi'dir. Tahsilini
tamamladıktan sonra Halep, Mekke ve Bursa Kadılığı, Anadolu Kadıaskerliği
görevlerinde bulundu. 1265 (m.1849)’de vefat etti. Bir dersinde buyurdu ki:
Kurban, koyun, keçi, sığır, deveden birini, kurban bayramının ilk üç
gününde, kurban niyeti ile kesmek demektir. Bir sığırı veya deveyi, yedi
kişiye kadar Müslümân, bâlig kimse, ortak olarak da satın alıp kesebilirler. Bunlara
adak veya akîka kurbanı da ortak edilebilir. Zenginin satın aldığına,
sonradan ortak olmak câiz ise de mekrûhtur. Hiçbirinin hissesi yedidebirden az
olmamalıdır. Fâiz olmamak için, eti tartarak, müsâvi ağırlıkta olarak
paylaşmaları lâzımdır. Tartmadan bölüşüp helâlleşmek câiz olmaz.
Çünkü helâlleşmek, hediyye vermekte olur. Taksîmi mümkün olan bir şeyde
ortak olanların hisselerini ayırmadan önce hiç kimseye hediye etmeleri câiz
değildir. Altı kişiye et ile birlikte deri veyâ bacak da verilirse tartmadan
paylaşmaları câiz olur.
Bayramdan evvel, Allah rızâsı için bir koyun veyâ şu koyunu kurban edeyim
diyen zengin veyâ fakîr kimsenin, kurban bayramında bir koyun kesmesi vâcib
olur, nezir olur. Bayram günlerinden evvel nezir yaparken fakîr iken, bayram günlerinde
zengin olursa, ayrıca bir de bayram kurbanı kesmesi vâcib olur. Zengin, bunu
bayram günlerinde söylerken, bayram kurbanını kesmeyi niyet ederse, bir koyun
keser. Bunu bayramdan evvel söyledi ise, muhakkak iki koyun keser. Fakîr
mutlaka bir keser. Nezir kurbanını satamazlar. Seferînin ve nezri olmayıp
kurban niyeti ile almayan fakîrin bayramda kestikleri koyun, nâfile kurban
olur. Zengin veyâ fakîr, mevcut koyununu veya kurban niyeti ile satın
almadıkları koyunu kurban kesmek niyet etseler, kesmeleri vâcib olmaz,
keserlerse, nâfile olur. Zenginin satın alırken, bayram kurbanı kesmeyi niyet
etmeyip, hayâtının nimetine şükür olarak kesmeyi niyet ettiği kurbanı kesmesi
vâcib olur.
Kurban Bayramı'nın üçüncü günü fakir olacağını veyâ sefere çıkacağını bilen
kimseye, birinci günü kurban kesmek vâcib olmaz. Üçüncü günü zengin olacağını
bilenin, kurban kesmesi, Zilhiccenin onuncu günü, yanî bayramın birinci günü
fecr vaktinde vâcib olur. Bayramın birinci günü zengin veya fakîr ve mukîm
veya seferî olmaya bakılmaz. Mekke'ye, başka yerlerden gelen
hâcıların kurban kesmesi vâcib değildir. Çünkü, seferîdirler.