"O elmayı kulumun rûhuna göster!..”
21/08/2019 Çarşamba Köşe yazarı V.T
Cenâb-ı Hak bir kuluna hidâyet murâd ederse, o kimseye rahmet-i ilâhiyye
gelir.
Bitlisli Molla Ebü’l-Fadl hazretleri Osmanlı âlimlerinin büyüklerindendir.
İdrîs-i Bitlisî’nin oğludur. "Defterdar" adı ile meşhur oldu. 982 (m.
1574)’de Eyüp’te vefât etti. Eyüp semtinde Defterdar Camii'ni yaptırdı. Kabri
bu caminin avlusundadır. Bir dersinde buyurdu ki:
Herkes eceli gelince ölür. Hak teâlâ A’râf sûresi, otuzüçüncü âyetinin
meâl-i şerîfinde şöyle buyurur: “Ecelleri geldiği zaman, onu bir saat
ileri ve geri alamazlar.”
Kişi doğmazdan önce, ne kadar yaşayacağı takdîr edilmiştir. Allahü teâlâ
ölümü yarattı. Allahü teâlâ emrini nerede hükmettiyse, o kişi, malını, evlâdını
ve ıyâlini, hepsini bırakıp kabre gider, ölümü hangi memlekette ise, orada
tecelli eder. Doğuda ölmesi takdîr edilmiş olana, batıya giden yollar kapanır.
Şöyle anlatılır: Azrail aleyhisselâm Süleymân aleyhisselâmın yanına,
gelince, oturanlardan birine dikkat ile baktı. Adam, meleğin böyle sert
bakışından korktu. Azrail aleyhisselâm gidince, Süleymân aleyhisselâma
yalvarıp, rüzgâra emretmesini, rüzgârın kendisini garp memleketlerinden birine götürüp,
Azrail aleyhisselâmdan kurtulmasını istedi. Azrâil aleyhisselâm tekrar gelince,
Süleymân aleyhisselâm, o adamın yüzüne niçin sert baktığını sordu. Azrail
aleyhisselâm, “Bir saat sonra garptaki şehirlerden birinde, o kimsenin canını
almak için emrolunmuştum. Onu senin yanında görünce, hayretimden dikkat ile
baktım; Emre uyup garba gidince, onu orada görüp canını aldım” dedi.
Cenâb-ı Hak; bir kuluna hidâyet ve îmânda sebat murâd ederse, o kimseye
rahmet-i ilâhiyye gelir. Azrail aleyhisselâm bir müminin rûhunu almak
istediğinde o rûh, “Sen bununla mı emrolundun? Sana itaat edemeyeceğim” der. O
zaman Azrail aleyhisselâm “Evet, ben bununla vazîfelendirildim” buyurduğunda,
rûh kendisinden delîl, alâmet ister. Ve der ki; “Allahü teâlâ beni yarattı ve
şu cesedime koydu. Bu zaman sen orada yoktun. Şimdi beni almak istiyorsun.”
Allahü teâlâ buyurur ki; “Kulumun rûhunu, canını aldın mı?” Azrail
aleyhisselâm, “Yâ Rabbî, kulun şöyle şöyle demekte, alabileceğime dâir benden
delîl (burhan) istemektedir” diye arzedince, Allahü teâlâ buyurur ki; “Kulumun
rûhu doğru söylemektedir. Ey Azrail! Şimdi Cennete git. Oradan bir elma al,
delîl ve burhanındır. Onu kulumun rûhuna göster.” Azrail aleyhisselâm
buyurulanı yapar. Cennete gider, elmayı alır. Üzerinde “Bismilâhirrahmânirrahim
yazılmıştır. Onu mü’minin rûhuna gösterince, rûhu neş’e, sürûr ve sevinç ile o
bedenden çıkar.