“Şunu da, o borçlu komşuna ver!"
22/05/2020 Cuma Köşe yazarı A.U
Antalyada yaşayan velîlerden Ahmed bin Osmân Şernûbî hazretleri,
cömert bir zât idi.
Maddî sıkıntısı olan, bu zâta gelirdi.
Ve o sıkıntıdan kurtulurdu.
Bir talebesinin fakîr bir komşusu vardı.
O kişi, bu talebeye gelip;
“Evlât yüz dirhem borcum var.
Ve lâkin, ödeyemiyorum” dedi.
Talebe sordu:
“Ne yapayım amca?”
“Hocana söyle de, temin etsin bana bu parayı. Ona çok duâ ederim.”
Talebe;
“Peki amca, söylerim” dedi.
Ve hemen kalktı.
Hocasına gitmek için yola çıktı.
Yolda başka fakîrleri gördü.
Onlar da, kimi elbise istedi.
Kimi de ayakkabı istedi.
Bu genç, her birine;
“Peki peki, olur” dedi.
Ve geldi hocasının huzûruna.
“Hocam, yolda bâzı fakîrler gördüm.
Elbise ve ayakkabı istiyorlar” dedi.
Ama unutmuştu (yüz dirhem) isteyen fakîr komşusunu.
Mübârek zât;
“Peki evlâdım! Ambardan elbise ve ayakkabı al da götür ver o
kimselere” buyurdu.
Talebe (Peki) dedi.
Ambara giderken, hocası seslendi:
“Az dur evlâdım!”
Genç, geri gelince;
Ona, yüz dirhem para uzatıp;
“Şunu da, o borçlu olan fakîr komşuna ver. Borcunu ödesin de bize duâ
etsin” buyurdu.
Genç, o zaman hâtırladı meseleyi.
Hocasına olan sevgisi daha da arttı.