Bayramın faziletinden istifade etmek için...
22/07/2021 Perşembe Köşe yazarı S.A
M. Said Arvas Hocadan Hatıralar...
Büyüklerimizi ziyaret edelim, dualarını almaya çalışalım. Küçüklere
şefkat gösterelim, fakirlere sadaka vermeyi ihmal etmeyelim.
Rabbimize ne kadar şükretsek azdır. Bugün, Kurban Bayramının üçüncü gününü
idrak ediyoruz... Dünyanın dört bir yanından binlerce kilometre mesafeyi
katederek o mukaddes topraklara giden hacılarımız, gerçekten bayram ediyorlar.
Şeytan taşladılar... Kurbanlarını kestiler... Kâbe-i muazzamayı tavaf
ettiler... Bu tavaf ve sa'yda onlara melekler de eşlik etti. Ne büyük saadet...
***
Bayramın faziletinden pay alabilmemiz için dikkat edeceğimiz bazı hususlar
vardır... Günahlardan sakınacağız, mübarek günlerdeki ibadetler çok sevap
kazandırdığı gibi; günahları da büyüktür. Dargınların mutlaka barışmaları
gerekir. Hadis-i şerifte buyuruluyor ki: "Bir Müslümanın, üç
günden çok dargın kalması helâl değildir." Kimin haklı, kimin
haksız olduğuna bakmaksızın barışmak ve sevabın çoğuna sahip olabilmek için
daha önce davranmaya önem verelim ve gayret edelim.
Büyüklerimizi ziyaret edelim, dualarını almaya çalışalım. Onların duaları
can simidi gibidir. Küçüklere şefkat gösterelim, fakirlere sadaka vermeyi ihmal
etmeyelim. Onlara sıkıntılarını hiç olmazsa bu günlerde unutturmaya çalışalım.
Yetim çocukları araştıralım, onlara baba şefkati gösterelim. Yetimleri
koruyan, onlara yardım edenler cennette sevgili Peygamberimizle beraber
olacaklardır.
Bayram ziyaretlerini yalnız dirilere yapmayalım. Mevtalarımızı da unutmayalım.
Onların bu ziyarete dirilerden daha çok ihtiyaçları vardır...
Bir gün bir hanım, Hasan-ı Basri hazretlerine gelir ve "Benim bir
kızım vardı, üç sene önce öldü, onun halini çok merak ediyorum, bana bir dua
öğretseniz de yavrumu rüyamda görebilsem" diye yalvarır. O zat da bir dua
öğretir, kadıncağız o gece kızını rüyasında görür. Kızının hâli çok perişandır.
"Ateşler içinde yanıyorum anne" der. Kadıncağız, ağlayarak uyanır,
doğru Hasan-ı Basri hazretlerine gider ve der ki: "Kızımı gördüm ama,
keşke hiç görmeseydim, çok sıkıntıdadır!.."
Bu habere Hasan-ı Basri hazretleri çok üzülür. Çünkü kadının üzülmesine
kendisi sebep olmuştur. "Senin kızın hangi kabristandadır?" diye
sorar ve o da yerini söyler... Birkaç gün sonra aynı kadın yavrusunu tekrar
rüyada görür. Bakar ki kızı çok neşeli. Hayretle "Nasıl oldu yavrum
böyle?" diye sorar. O da şöyle cevap verir: "Geçen gün, salih bir
insan geldi, bize okudu. Rabbimiz onun duası hürmetine hepimizi affetti, ben de
kurtuldum..."
Mümkündür ki, bizim de okumamız onların affına sebep olabilir...
Yüce Rabbimden, daha nice bayramlara sıhhat ve afiyetle kavuşturmasını
dilerim...
NOT: Bu makale 23 Ağustos 2018 Perşembe günü yayınlanmıştır.