"Günah işlemekten bir türlü kurtulamıyorum!"
24/01/2024 Çarşamba Köşe yazarı V.T
Alkolik birisi Muhammed Saîd hazretlerine gelip "Bir türlü tövbe
edemiyorum efendim!" der...
Seyfeddîn Muhammed Saîd hazretleri evliyânın büyüklerindendir. 1872
(H.1289) senesinde Cizre'de doğdu. Tahsil çağı geldiğinde Şeyh Muhammed Ali
Tavîlî'nin yanında ilim öğrenmek için gitti. Muhammed Ali Tavîlî'nin
sohbetleriyle kısa zamanda kemâle geldi. Hocası ona icâzet vererek Cizre'ye
halîfe tâyin etti. Muhammed Saîd, Cizre Ulucâmi'de ders vermeye, vaaz ve
nasîhatlerde bulunmaya başladı. Birçok kimse Muhammed Saîd'in
sohbetlerinde doğru yola kavuştu...
Bir gün alkolik birisi Muhammed Saîd'in yanına gelip; "Efendim! Tövbe
edeceğim fakat içkiden bir türlü kurtulamıyorum. Artık bu, irâdemin dışında bir
hâl" deyince, Muhammed Saîd; "Her günahtan tövbe ederek yapmamaya
azmet. İçkiyi de içemeyeceksin" buyurdu. O kişi; "Kendimi tutamıyorum"
deyince, Muhammed Saîd; "İçebilirsen iç" buyurdu. Bunu bir müsaade
zanneden alkolik, tövbe etti. Öğle saatlerinde meyhâneye gitti. Ne zaman kadehi
eline alsa, kadehin içinde Muhammed Saîd'in kamasının ucunu gördü. Meyhâneciyi
çağırıp bardağı değiştirdi. Bu değiştirme üç sefer tekrarlandı. Her seferinde
bardağın içinde Muhammed Saîd'in kamasının ucu duruyordu...
Sonunda meyhâneden çıktı ve doğruca onun vaaz verdiği câmiye gitti.
Muhammed Saîd onu görünce; "Üç kerre yetmedi mi? Bardağını bir daha
değiştirseydin, kama ile iki parça olurdun" buyurdu... O zât,
Muhammed Saîd'e talebe oldu ve ömrünün sonuna kadar tövbesini bozmadı.
Seyfeddîn Muhammed Saîd hazretleri, 1913 (H.1331) senesinde Cizre'de vefât
etti. Vefâtından seneler sonra, aynı mezarlığa bir kişiyi defnettiler. Akşam
rüyâda bu kişiyi Muhammed Saîd'in talebelerinden birisi gördü. O kimsenin
başında iki suâl meleği duruyordu. Defnedilen kişi korkudan titriyordu. Yüzü ve
vücudu simsiyahtı. Suâl meleklerine cevap verecek bir hâli yoktu. Bu sırada bir
nûr kabrin içini kapladı. Nûr coşup dalgalar hâlinde ölünün vücuduna çarpıyor,
çarptıkça beyazlaşıyordu. Sonunda bütün vücûdu nûr kesildi. Meleklerin bütün
suâllerini cevaplandırdı...
Ertesi gün bunun kim olduğunu merak eden talebe, hemen araştırdı. Bir
bakkal olduğunu, köylünün haklarını karıştırdığını, fakat bir gün Muhammed
Saîd'in sohbetinde bulunup, ona muhabbet etmiş olduğunu öğrendi. Bu durumun
hocasının bereketiyle olduğunu anladı.