"Akşam namazını niçin geciktirdin?"
24/09/2021 Cuma Köşe yazarı A.U
Ebû Eyyûb Ensârî (radıyallahü
anh), çok cömert bir zâttı.
Evi herkese açıktı.
Eline geçeni verirdi.
Köleleri ve câriyeleri
âzât eder ve çeşitli ihsânlarda bulunurdu.
Resûlullahı çok
severdi.
Onun vefâtından sonra,
sık sık Ravdaya gider ve orada ağlardı!
● ● ●
Ukbe bin Âmir, Mısır
vâlisiydi.
Vâli, bir akşam
namazına gecikti.
Cemâat onu bir hayli
beklediler.
En nihâyet Vâli geldi.
Hemen mihrâba geçti.
Ve akşam namazını
kıldırdı.
Ebû Eyyûb Ensârî,
Vâliye;
"Ey Ukbe! Resûl-i
ekremin; akşam namazını geciktirenler hakkında, (Ümmetim, akşam
namazını yıldızların gökyüzünü kaplamasına kadar tehir etmedikçe hayır
üzeredir) dediğini işitmedin mi?" dedi.
Ukbe,
"İşittim" dedi.
Bu defâ sordu
kendisine;
"O hâlde akşam
namazını niçin bu kadar geciktirdiniz?"
Vâli cevâben:
"Meşgûliyetten"
dedi.
Bunun üzerine Vâliye;
"Senin bu
yaptığını görerek, insanların; (Resûlullah da böyle yapardı) zehabına
düşmelerinden korkuyorum" dedi.
O, bir şey diyemedi.
“Haklısınız” dedi.
Ve özür diledi kendisinden...