Müslümanın iyi niyetle çalışması ibadettir...

25/09/2024 Çarşamba Köşe yazarı H.Y

İmansız kimsenin çalışmasına ibadet sevabı verilmez. Ben namaz kılmam ama bak çalışıyorum, bu da ibadettir demek yanlıştır.

 

İslâmiyet ve çalışma hayatı -1-

 

Allahü teâlâ, çalışkan kullarını sever. Peygamberimiz, tembeli ve gericiyi zemmetmiş, kötülemiştir. Bir hadis-i şerifte, (Çalışkan, Allahın sevgilisidir)  buyuruldu. Müminin çalışması ibadettir. Fakat imansız kimsenin çalışmasına ibadet sevabı verilmez. Ben namaz kılmam ama bak çalışıyorum, bu da ibadettir demek yanlıştır. Namaz kılmayanın da çalışması ibadet olmaz. Kimseye muhtaç olmamak için çalışmak çok kıymetlidir. Peygamber efendimiz, Eshab-ı kiramdan Hazret-i Muaz ile müsafeha edince buyurdu ki:

 

- Ya Muaz, ellerin nasırlaşmış.

 

- Evet ya Resûlallah, kazma elimde toprakla meşgul oluyor ve bu sayede çoluk çocuğumun nafakasını kazanıyorum. Fahr-i kâinat efendimiz, Hazret-i Muaz’ı öpüp buyurdu ki:

 

- Bu eli Cehennem yakmaz. (Tibyan)

 

Yine bir gün bir genç, sabah erkenden işine gidiyordu. Eshab-ı kiramdan bazıları, bunu uygun görmediler. Orada bulunan Peygamber efendimiz buyurdu ki: 

 

(Öyle söylemeyiniz! Eğer kimseye muhtaç olmamak, ana babasını ve aile efradını muhtaç etmemek için işine gidiyorsa, her adımı ibadettir. Eğer kazanacağı para ile öğünmek, keyif sürmek niyetinde ise, şeytanla beraberdir.) [Taberani]

 

Görüldüğü gibi bir Müslümanın iyi niyetle çalışması ibadettir. Fakat kâfirin ve her haramı işleyen kimsenin çalışması ibadet olmaz. Namaza ne lüzum var, çalışmak da ibadettir demek çok yanlıştır. Böyle söyleyen kâfir olur. Namaz kılan, haramlardan kaçan kimsenin iyi niyetle çalışması ibadettir. (K. Saadet)

 

Herkesin rızkı ayrılmıştır: İnsan, rızkını aradığı gibi rızık da, sahibini arar. Çok fakirler vardır ki, zenginlerden daha iyi, daha mutlu yaşar. Allahü teâlâ kendisinden korkanlara, dinine sarılanlara, ummadıkları yerden rızık gönderir. Allahü teâlâ, insanları yaratırken, ömürleri gibi, rızklarını da takdir etmiştir.

 

Bu konudaki hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:

 

(Allahü teâlâ, müminin rızkını ummadığı yerden verir.) [İ.Hibban]

 

(Allah’tan korkun, istediğiniz şeylere kavuşmak için, iyi sebeplere yapışın. Kötü sebeplere yanaşmayın! Hiç kimse, takdir edilen rızkına kavuşmadıkça ölmez.) [Hakim]
(Eceliniz sizi nasıl takip ederse, rızkınız da öylece takip eder. Rızık için sıkıntı çekerseniz, Allahü teâlânın emrine uygun hareket edin.) [Taberani]

 

(Allah korkusunu sermaye edinen, rızkına ticaretsiz ve sermayesiz kavuşur.) [Taberani]
(Allahü teâlâya tam tevekkül etseydiniz, sabah aç gidip, akşam tok dönen kuşlar gibi rızka kavuşurdunuz.) [Tirmizi]